GÜNDEM

Özgür Özel: Etki Ajanlığı muhalefete sopadır

Özgür Özel Partisinin Grup Toplantısında konuşuyor. Özel asgari ücret de dahil gündemdeki birçok konuya ilişkin açıklama yaptı. Özgür, grup toplantısı öncesi İYİ Parti'den istifa edip partisine katılan Trabzon Yomra Belediye Başkanı Mustaf Bıyık'ın rozetini taktı. Özer hükümete, asgari ücret, etki ajanlığı, ekonomi ve kayyum atamları üzerinden yüklendi.

Abone Ol

Özgür Özel Grup Toplantısında konuşuyor. Özel asgari ücret de dahil gündemdeki birçok konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. 

CHP Lideri Özgür Özel TBMM'deki Grup Toplantısı öncesi, İYİ Parti'den istifa edip partisine katılan Trabzon Yomra Belediye Başkanı Mustaf Bıyık'ın rozetini taktı.
 

Özgür Özel'İn Grup Toplantısındaaki konuşmasından bazı başlıklar şu şekilde:

İZMİR'DEKİ OLAY İÇİN ARAŞTIRMA KOMİSYONU

"Maalesef çok büyük bir acı. Öğrendikçe insanın içi yanıyor. Emekli bir felsefe öğretmeninin kızı Melisa, 22 yaşında bir erken evlilik yapıyor. Kendi tercihiyle bir evlilik yapıyor ve hurda toplayarak yaşamını sürdüren bir erkekle evleniyor. O günden sonra 5 yaşında olan Nefes, 4 yaşında olan Peri, 3 yaşında olan Arslan, 2 yaşında Masal, 1 yaşında Aras Bulut, her sene bir evladı oluyor. Eşi hapse giriyor. Çeşitli suç kayıtları var. Bu sefer kendisi başlıyor hurda toplamaya. Evde yanan bir soba, en büyüğü 5 yaşında olan 5 çocuk ve büyük bir felaketle karşı karşıya kalınıyor. Sosyal hizmetler defalarca gelmiş gitmiş. Yani böyle durumlarda eleştirmek kolay ama Selçuk Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın görevlileri 17 kez çocukları almak üzere kapıya gidiyorlar, vermiyor. Maalesef hiçbirimizin masum olmadığı bu düzen içinde 5 çocuğu olan ve hurda toplamak zorunda kalan 27 yaşında bir kadın acılardan en büyüğünü Hem kendi yaşadı hem hepimize yaşattı. Bu konu Türkiye'de yoksulluk, Türkiye'de güvencesizlik, Türkiye'de felaketlere karşı ya da aile içinde yaşananlara karşı kadınların dirençsizliği, sosyal devletin kanunlarla korunması gereken o çocuklar noktasında düştüğü birtakım açılar, neyse bu. Buna kimse gözü kapalı, kulağı kapalı kalamaz. Grubumuz bir araştırma önergesi yazacak. Türkiye'de korunmaya muhtaç çocukların bu durumundan ailenin itirazı, başka durumlar, objektif kriterler, bağımsız kurumlar, sivil toplumun dahil edilmesi, eksik neyse bu işin bu benzer vakalar bir daha yaşanmasın diye bir araştırma komisyonu kurulmasını teklif edeceğiz."

"EKONOMİK KRİZ DERİNLEŞİYOR"

Ekonomik kriz her alanda derinleşirken iktidarın ekonomi yönetimi kendine rasyonel, vatandaşa irrasyonel davranışları sergilemeye devam ediyor. Bu yönetimin elinde fiyatlar zamlanırken, fiyatların sonuna yeni sıfırlar eklenirken ücretler, maaşlar yavaş yavaş eriyor, eriyor, eriyor adeta tükeniyor. Köprüler, otoyollar, tüneller en az yüzde 44 zamlanacak. Yapılan iğneden ipliğe her türlü ürüne bu zamlar fazlasıyla yansıyacak. Ama bir yandan da Türkiye'de birileri 17.002 asgari ücretle geçinmek zorunda kalacaklar. AK Parti iktidara geldiğinde asgari ücret 184 liraydı Çeyrek altın 27 liraydı. AASGARİ ÜCRET TALEBİMİZ 30 BİN Asgari ücret talebimiz 30, bunun altında biz yokuz. Herkesi bu çarıya sahip çıkmaya davet ediyorum. İtiraza devam edeceğiz. Bu memleketi size dar edeceğiz. Bu memleketi size dar edeceğiz. 30'un altında biz yokuz. Ayrıca, ayrıca ülkemiz vergide adaletsizliğin en çok yaşandığı ülkedir. Dünya sıralamasında vergi adaletinde en gerilerdeyiz. Arkamızdaki ülkelerin, arkamızdaki ülkelerin sayısı bir elin parmaklarından azdır ve Türkiye'de örneğin geçen sene 10.000 TL'yi 17.000 yap dediğimizde 12.500 yapabilirim dedi.

ETKİ AJANLIĞI MUHALEFETE SOPADIR

MİT Başkan Hukuk Müşaviri'nin, MİT Hukuk Müşaviri'nin Plan Bütçe'deki ifadelerini alıntılamış. İfadeler savunurken diyor ki: "Efendim bir başka ülke, üçüncü bir ülkeye ajan yolluyor, buradan geçiyor, patlayıcıyı alıyor, tutuyoruz, bir tek patlayıcıdan ceza kesebiliyoruz veya yurt dışında bir örgüt Türkiye'de bu uyuşturucu çetesini taşeron kullanıyor, yakalıyoruz, bir tek uyuşturucudan işlem yapıyoruz.". Kardeşim, bu parlamentoda yazdığını okuduğunca anlayabilen, meramını yazıya dökebilecek 600 tane millet buraya milletvekili seçip yolladı. Hukukçu arkadaşlar var, bunu anlatın, otursunlar yazsınlar. Yabancı ülkenin buradaki taşeronunu yakalanınca bir yıl, bir buçuk yıl uyuşturucudan ceza verebiliyoruz. Yazarız bunu ama senin yazdığın gibi olursa, senin yazdığın gibi olursa ne olacak? Dışarıdan Türkiye'de çalışmalara YÖK para ayırmaz, akademisyen yurt dışından fon bulur, "Etki ajanısın." diyecekler. Gazetecileri teker teker işten atarlar, attırırlar. Gazeteci yurt dışından fon bulur, yayın yapar serbestçe, "Etki ajanısın." diyecekler. Öğrenciye diyecekler, muhalefet milletvekillerine diyecekler, muhalefetin gençlik kollarına diyecekler, muhalefeti bastırmaya çalışacaklar. Bu biliyorsunuz otoriterlik bulaşıcı bir şey ve otoriterlerin faaliyetleri de birbirlerine öğrettikleri bir şey. Otoriterler otoriterlerden, tek adamlar tek adamlardan öğreniyor. Bu etki ajanlığının patenti Tayyip Bey'de değil. Sayın Putin'de. 2012 yılında Rusya'da etki ajanlığını kanuna koymuş. Sonra Gürcistan, Kırgızistan, Sırbistan izlemiş, 5. sıraya Macarlar girecekmiş, bizimki öne geçmiş. Şimdi Gürcistan'da yasalaşan etki ajanlığı yasasına karşı NATO Parlamenterler Meclisi'nde... 24-27 Mayıs'ta yapılan toplantıda düzenlemenin demokrasiye karşı bir tehdit olduğu karara bağlanmış ve deklarasyon yayınlanmış. NATO Parlamenterler Meclisi'nde bizim de üyelerimiz var. Hatta göreviyle gurur duyuyoruz, Faik Öztrak yönetici pozisyonunda ama sadece biz yokuz Türkiye'yi temsilen NATO PA'da, NATO Parlamenterler Meclisi'nde. 18 Türk üye var. Sekizi AK Partili, ikisi MHP'li. Bu 10 arkadaş, bu dönem şu anda birazdan arkadaki salona girip etki ajanlığı getirmeye çalışacak bu 10 arkadaş mayıs ayındaki deklarasyona imza atmışlar. " Etki ajanlığı kanunu demokrasiye aykırıdır, biz bunun karşısındayız." diye. Devlet Bey için kolay, ikisini şimdi partiden atar. Tayyip Bey ne yapacak? Senin milletvekillerin, senin milletvekillerin senin getirdiğin kanuna mayıs ayında "Demokrasiye aykırı, muhalefeti baskılar, basını susturur." diye imza atıyorlar. Daha bundan sonra bizim burada söyleyecek, daha başka bir şey söylememize gerek yok. Söyleyecek son sözümüz şudur: Grubumuza kırmızı alarm arkadaşlar. Hayvan Hakları Yasası'nda olduğu gibi, kadına şiddet yasasında olduğu gibi kırmızı alarm.

ÖĞRETMENLERİN MESLEĞİNİ ELİNDEN ÇALDILAR

4 yıllık okulun üstüne 2 yıl akademi geldi, okullar bittikten sonra. Bu öğrenciler bunu bilmiyordu. Şimdi her yıl öyle atsa 60 yılda bitiremiyor öğretmenleri daha bir tane yeni öğretmen mezun etmese. Diplomaları kaptılar, kaçıyorlar. Bu sene bu akademi yok. "Mülakat gibi mülakat yapacağım." diye Tayyip Erdoğan'ın sözünü yiyerek Çiğneyerek, öğrencileri kandırdığını itiraf ederek mülakat yaptılar.

AHMET ÖZER 10 YILDIR CHP'Lİ

Maalesef tam 13 gün oldu. Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer halen daha tutuklu. Son derece incitici bir şekilde. Bakın dün bir şafak operasyonu yapılmadı. Bir sanatçımız Serdar Ortaç hakkında iddia var. İddiayı bile söylemeyeceğim çünkü masumiyet karinesi var. Geceleyin evine gitmişler.

Kapıyı çalmışlar, duymayınca beklemişler. Sabah olmuş, uyanmamış, uykusunun tamamlanmasını beklemişler. Uyanıp da kendi kapıyı açınca ifade vermeye davet etmişler. Doğrusu bu. Doğrusu gündüz vakti gitmek ve davet etmek. Ahmet Özer'in kapısını balyozla kırdılar. Eşini duvara vurdular. Yukarıya odaya çıkarken eşi tuttu. "Oğlum, Ahmet Bey uyuyor odada." dedi. "Yatak odası orası." dedi. "Bırak ben kaldırayım gelsin buraya." dedi. "Sen girme." dediler. Şimdi deniyor ki kamuoyu araştırması yapılmış. Ahmet Özer'in tutuklanmasına Esenyurt'ta neredeyse bütün Esenyurt karşı. AK Partili seçmen de karşı. Türkiye'de seçmenin geneli yapılan haksızlıklara karşı. Geçen hafta gösterdim. İşte bu. Tutuklama gerekçesi ve yaratılmaya çalışılan algı. Ahmet Özer On yıldır CHP'lidir. Her seçimde de adayımızdır. Milletvekili adayıdır, belediye başkan adayıdır, aday adayıdır.