Osmanlı’da ve Türkiye’de Ermeni sorunu 1

Osmanlı İmparatorluğu farklı etnik ve dini guruplara, gayri Müslimlere baskı uygulamayarak, onlara olabildiğince özgürlük ortamı sağladı. Din, dil, ırk ve kültür yönünden farklı unsulara hiçbir zaman asimilasyon politikası yürütmemiş, inanç, kültür ve dil empoze etmeye çalışmamıştır. Sağlanan bu özgürlük ve adalet ortamı imparatorluğun 600 yıl ayakta kalmasını, gayrimüslimlerin de barış ve huzur içinde uzun yıllar yaşamalarını sağlamıştır. Kısaca bütün gayrimüslimler dinlerini ve dillerini özgürce yaşamış ve yaşatmışlardır. Ermeniler de bu gurlardan bir tanesidir. Müslümanlarla yüzyıllarca bir arada, iç içe ve kardeşçe yaşayan Ermenilere “Miller-i Sadıka” sadık millet denilmiştir

1789 Fransız ihtilali sonucunda ortaya çıkan milliyetçilik akımı, zamanın Batılı devletlerinin (İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya) Osmanlı üzerindeki palanları-çıkarları, Rusya’nın sıcak denizlere inme hayaliyle gayrimüslimlerin hamiliğine soyunması vb. nedenler diğer gruplarla birlikte Ermenileri de yavaş yavaş hareketlendirmiş, cesaretlendirmiştir.

Osmanlıda ve Türkiye’de Ermeni sorununu dört ana bağlamda ele almak mümkündür. Birincisi zengin Osmanlı topraklarında gözü olan emperyalist devletlerce( İngiltere, Fransa, Rusya, Amerika..) Osmanlının parçalanarak Anadolu topraklarında kendi çıkarlarına hizmet edecek güdümlü bir Ermenistan devletinin kurulması. Çıkar çatışması içinde olan sömürgeci devletlerin her birinin hesabı Ermeni halkı üzerinden farklı işlemekte idi. Rusya’nın amacı, Balkanlar ve Boğazlar üzerinden sıcak denizlere inmekti. Bunun mümkün olmayacağının ortaya çıkması üzerine, Kafkasya ve Anadolu toprakları üzerinde kurulacak bağımsız Ermeni devleti vasıtasıyla Basra Körfezi ve İskenderun denizine açılmak. İngiltere’nin amacı Ermeni devleti üzerinden Rusya’nın Ortadoğu ve Akdenize açılmasının engellenmesi için Ermeni halkının kazanılması, bir takım vaadlerle İngiliz çıkarlarına hizmetlerinin sağlanması ve bu yönde bir Ermeni devletinin kurulması idi. 19. Yüzyıl sonlarında Amerika da, Ermeni halkı üzerinden bir takım siyasi, ekonomik, milli, misyonerlik vb. gibi çıkarlar peşinde koşmakta idi. İkincisi 1. Dünya Savaşı sırasında 1915 olayları ile ilgili sözde “Ermeni Soykırımı” iddiaları ile buna bağlı Ermeni Diasparası ve Ermenistan’ın özürle birlikte üç T kuralı olarak ifade ettikleri soykırımı tanıma, tazminat ve toprak talepleridir. Üçüncüsü 1960’lı ve 1970’li yılarda Dünyanın değişik yerlerinde görev yapan Türk diplomatlarına yönelik Ermeni Asala( Ermenistan’ın Kurtuluşu İçin Ermeni Gizli Ordusu) Terör Örgütünün bombalı saldırılarıdır. Ermeni çetelerinin ilk terör eylemi 1905 yılında 2. Abdülhamit’e yönelik bombalı saldırıdır. 1921 tarihinde Talat Paşa, 1922 tarihinde Cemal Paşa Hınçak ve Taşnak üyesi Ermeni teröristlerce öldürülmüşlerdir. 1923 ile 1965 arasında uluslar arası konjöktür nedeniyle ve Soğuk Savaş döneminde Türkiye’nin NATO’nun önemli bir kanat ülkesi olması nedeniyle Türklere yönelik Ermeni Çetelerince saldırı girişimleri olmamış, bu anlamda sükunet dönemi yaşanmıştır. Asala terör örgütünün 1965’ten sonra yaptığı terör eylemlerinde 20’den fazla diplomatımız hayatını kaybetmiştir. Türkiye’yi uluslararası alanda baskı altında tutmak amacıyla Ermeni lobisinin de yüksek desteği ile faaliyetlerini yürüten Asala, dış dünyanın tepkileri üzerine 1980’den itibaren PKK ile işbirliğine giderek misyonunu ona devretmiş ve geri çekilmiştir. Tabiki bütün bu gelişmeler emperyalist devletlerin istihbarat örgütlerince planlanmakta ve organize edilmekte idi. Amaç Türkiye’nin başına çorap örmek, güçsüzleştirmek ve yeniden parçalara ayırmaktır. Dördüncü ve son ana aks ise Sovyetler Birliğinin 1991’de parçalanması sonucunda 1992 yılında Sovyet destekli Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarının %20’sini işgali ve Dağlık Karabağ sorunudur. Ermenistan’ın 26 Şubat 1992’de Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesinin Hocalı Kasabasında kadın, çocuk, yaşlı demeden 613 sivili katletmiş, 487 kişiyi de sakat bırakmıştır. Dünya ise bu vahşeti, soykırımı izlemiştir.

KAYNAKÇA

  • Ermeni Araştırmaları Enstitüsü.
  • Diplomat Atlas.