Bu yazımı evvela aileme, sonra siz değerli okurlarıma ve birlikte uzun bir yol yürüyeceğimize inandığım İstiklal gazetesinin hepsi birbirinden değerli ekibine atfederek başlamak istiyorum.
Selamün Aleyküm Saygıdeğer Kardeşlerim,
Bu yazımı evvela aileme, sonra siz değerli okurlarıma ve birlikte uzun bir yol yürüyeceğimize inandığım İstiklal gazetesinin hepsi birbirinden değerli ekibine atfederek başlamak istiyorum.
İnşallah birlikte fikir alışverişi yapacağımız nice yazılarımız olacağına yürekten inanıyorum.
Beni her daim destekleyen, arkamda duran aileme selam olsun.
Selam olsun, siz değerli okurlarıma değer verip bu satırları okuduğunuz için.
Bana bu köşeyi ayırıp sizinle buluşma imkanı sunan İstiklal gazetesi ekibine de selam olsun.
Dünyada selamlaşmak kadar güzel bir şey yoktur, diye düşünüyorum. Hele selam içtenlikle verildiğinde daha sohbete başlamadan kalbimizi yumuşatmıyor mu sizce de?
Oysa hiç farkına varmadan kaybettiğimiz onca değerden biri haline geldi selamlaşmak.
Yeni çağın bize teknoloji ile sunduğu rahatlık, bizlerden birçok değeri almanın yanı sıra birçoğunu da köreltti. Laf arasında GDO'lu gıdalardan "ata tohumu"na dönüşü araştırmamız gibi bir an önce ata emaneti olan fakat kaybettiğimiz ya da körelen değerlerimizin de peşine artık ivedilikle düşmeliyiz. Fabrika ayarlarımıza bir an önce dönmeliyiz vesselam!
Selamlaşmak, bazıları için sıradan bir durum gibi gözükse de mana bakımından çok büyük önem arz ediyor.
Kardeşliğin alameti, altı hakkından birincisi olan selamlaşmaktır.
Kardeşi kardeşe sımsıkı bağlayan ve kardeşlik duygularımızı geliştiren muhteşem bir iksir değerinde adeta.
Bu sebepten dolayı biz Müslümanlar, Allah'ın selamını aramızda yaygınlaştırmalıyız ki Allah'ın rahmeti de çepeçevre kuşatsın bizleri.
Maalesef Cahiliye Devri'nden farkı olmayan bir güruh türedi. Allah'ın selamını verdiğimizde bizlere, "Geri kafalı!" diyen kendilerini ise aydın, çağdaş(!) zanneden zavallılar var. İslam'ın "bizim iki cihan saadetimiz için" getirmiş olduğu emirler, yasaklar, değerler vd. onlar bize geri kafalı, dedi diye bu boş konuşmaları yüzünden kaybolmayacak elbette! Kimsenin hatta düşmanlarımızın bile inkar edemeyeceği bir medeniyete sahibiz. Bizim korumamız gereken, dostlarımızın imrendiği, düşmanlarımızın yıkmaya çalıştığı, düşmanlarımızın dümen suyuna giren bizden olan ama modern mankurta dönüştükleri için inkar etmeye çalışılan bir medeniyete sahibiz!
İslam'la birlikte yepyeni ve oldukça kapsamlı bir anlam kazanmış olan selamlaşma, hem dünya refahını hem de ahiret mutluluğunu içeren bir duadır özünde. Allah'ın "es Selam" ismi şerifinden hareketle iki cihan saadeti dilemek için kardeşinin bedenine, ruhuna, çekilen manevi bir zırhtır aslında.
Selam aynı zamanda karşımızdaki insana verdiğimiz değerin nişanesidir. Emniyet ve itimat telkin ettiği gibi, o kimsenin dert ve sıkıntılardan kurtulması, mutluluk ve refaha kavuşması için hiçbir çıkar gözetmeden onun için istemedir. Yani bizim hayal bile edemeyeceğimiz maddi ve manevi zenginlik eşiğidir selam, selamlaşmak. Sayılı nefesle bize bahşedilen ömrümüzü
İslamiyet'in bize selamlaşmakla açmış olduğu "kurtuluş kapısı"nı, manevi duygularımızı diri tutan bu "rahmet esintisi"ni, ailemizden bize akan bu "terbiye ve nezaketin asaleti"ni imrenilecek derecede yaşamak ve yaşatmayla geçirmeliyiz.
Bu vesileyle bir ferde veya topluluğa verilecek en güzel hediyenin selamlaşma olduğuna gönülden inanarak yazımı kaleme aldım.
Dinimizin sosyal yaşantımıza kattığı bu zarafet, gönüllerimize daima kardeşlik tohumu ekip hiçbir zaman çorak bir toprağa dönüştürmesin yüreklerimizi! Müslümanların yine, yeniden o izzetli günlere dönmesi için evvela birlik olmamız gerekiyor. Bu birliğin ilk harcı da selam ve selamlaşmaktan geçiyor. Tabiri caizse bu harcın ister suyu ister kumu ister ustası ister çekilen cephesi olalım. Yeter ki harcın içinde olalım. Selamı yaygınlaştırma adına birbirimizle yarışalım. Sevgi ve yakınlık bağlarımızı kuvvetlendirmek için duraksamadan gayret gösterelim.
'(Bir mü'min tarafından) Siz bir selam ile selamlandığınız zaman siz de ondan daha güzeliyle selama karşılık verin veya en azından verilen selamın aynısı ile mukabele edin. Allah her şeyin karşılığını vermeye kadirdir."
(Nisa Sûresi / 86. Âyet)
Allah, selam ile kalplerimizi birbirine ısındırsın. Müslüman kardeşlerimizle aramızdaki bağların daim olmasını ve selamlaşmanın önemine vakıf kullarından eylesin bizi!
Amin
Selam ve dua ile…
