Neden Orucumuzu “Tuz” İle Açmalıyız?

Abone Ol

Sofralarımızın ayrılmaz parçası olan Tuzu, yiyeceklere lezzet katmak için kullanırız. Ama tek mahareti de bu değildir. Hatta en önemli faydalarını bir çoğumuzun bilmediğine eminim.  Özellikle ramazan ayında Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) ‘in sünneti olduğu rivayet edilen tuz ile oruç açmak, tuzun bilinmeyen mucizelerine bir kez daha dikkatleri çekmesine sebep oluyor.

O zaman neden tuz ile oruç açmak bu kadar önemli bi bakalım….

Tuz, vücudun temel işlevleri için gerekli olan bir mineraldir. Tuz, kimyasal olarak sodyum ve klor elementlerinin birleşiminden oluşur. İyon formunda bulunan sodyum ve klor, vücutta birçok önemli fizyolojik işlevi yerine getirir. Vücutta bulunan tüm hücreler iç ve dış ortam arasında belirli bir denge kurarak işlevini sürdürür. Elektrolit dengesinin de sağlanmasına ve sinir iletiminin doğru bir şekilde çalışmasına yardımcı olur.

Peki Elektrolit denge ne demek?

İnsan vücudunda birçok işlemin gerçekleşebilmesi için elektrolitlere ihtiyaç vardır. Elektrolitler sayesinde dokular, sinirler ve kaslar arasında etkileşim olur. Elektrolitler vücuttaki su dengesini ve kanın pH değerini düzenliyor ayrıca sinir ve kas hücrelerinin işlevleri için önem taşıyor.  Bu elektrolitlerin fazla veya az olmasına elektrolit dengesizliği denir. Bireyde halsizlik çabuk yorulma, kas krampları ile açığa çıkar. Elektrolit dengesizliği vücutta çeşitli bozukluklara neden olabilir.

Buraya kadar bahsettiğimiz tuz, doğada doğal olarak bulunan ve işlenmemiş hatta el değmeden sofralarımıza ulaşmış olan tuzlardır. Peki marketten aldığımız o rafine yani işlenmiş tuzlar da neyin nesi?

Rafine edilmiş, işlenmiş, doğallığı bozulmuş deniz tuzu ve diğer tuzların kullanımına tamamen karşı çıkan Prof. Dr. Canan Karatay’a göre, rafine sofra tuzu kullanımı vücudumuza zarar verir ve çeşitli hastalıkların gelişmesinde büyük bir payı vardır. Çünkü tuzu temizlemek amacı ile yapılan rafine işlemi, tuzun rengini beyazlatmak, akışkanlığını artırmak, topaklanmasını önlemek gibi amaçlarla, tuza kimyasal maddeler eklenmesidir. Bu işlem tuzun içerisinde bulunan doğal mineralleri yok eder ve tuzun sodyum oranının artmasına sebep olur. Ayrıca eklenen kimyasallar insan sağlığına büyük zarar veren ve çeşitli hastalıklara neden olan kimyasallardır.

Rafine sofra tuzunun, vücudumuza faydadan çok zarar verdiğini söyleyen Prof. Dr. Canan Karatay’a göre, kaya tuzu, Himalaya tuzu gibi doğal tuzların kullanımı vücudumuzun sodyum ve mineral ihtiyacını karşılamak için son derece önemli.

Rafine edilmemiş, kimyasal eklenmemiş, hava ve çevre kirliliğine maruz kalmamış kristal kaya tuzu kullanımın sağlığımız için çok önemli olduğunu dile getiren Karatay, kristal kaya tuzunun sodyum oranının rafine sofra tuzundan %60 daha az olduğunu vurguluyor. Ayrıca farklı bölgelerde bulunan kaya tuzlarının içeriklerinin aynı olduğu, ancak bulunduğu bölgeye göre bu içeriklerin oranlarında farklılık görülebileceğini söyleyen Prof. Dr. Canan Karatay’a göre kristal kaya tuzu kullanımı vücudumuz için son derece önemli.

Tuzun tansiyonu yükselttiğine yönelik algının da yanlış olduğunu söyleyen Karatay, rafine sofra tuzunun içerisinde bulunan kimyasallardan dolayı tansiyonu yükselttiğini ancak kristal kaya tuzunun doğal ve bol mineralli yapısı sayesinde tansiyonu yükseltmediğini söylüyor. Ayrıca rafine softa tuzuna yapılan iyot ilavesinin, vücudumuzun iyot ihtiyacını karşılamak için yeterli olmadığını da belirtiyor.

Himalaya Tuzu Nedir?

Himalaya tuzu son yıllarda adını sıkça duyuran bir tuz türüdür. Tıpkı kaya tuzu gibi, yüksek basınç altında kalarak kristalleşir. Neredeyse dört milyar yıl öncesinden günümüze kadar gelen bir tarihi vardır. Bu sebeple oldukça kıymetli bir besin maddesi olarak kabul edilir.

Himalaya tuzunda yaklaşık olarak 84 mineral türü vardır. Mineral açısından zengin olması da Himalaya tuzu özellikleri arasında yer almaktadır. Kimi Himalaya tuzu pembe rengini bu minerallerden almaktadır. Bu minerallerin birçoğu insan sağlığı için faydalı olacak niteliktedir. Pembe Himalaya deniz tuzunda, yüksek oranda iyot ve anti-kümeleşme maddesi yer alır. İyot her insanın alması gereken bir mineraldir. Eksikliğinde çeşitli rahatsızlıklar meydana gelecektir.

Himalaya Tuzu Faydaları

  • Astım tedavisinde tercih edilecek alternatif bir ilaçtır. Ortamdaki havayı dengeleyerek öksürük krizlerini önler.
  • Tuz türü olması, yazıyı okuyanlarda “Himalaya tuzu yemeklerde kullanılır mı?” diye düşündürecektir. Yemeklerde ölçülü tüketildiği takdirde, kişideki stresi yok eder. Böbreklerdeki asitlerin temizlenmesini sağlar. Vücuttaki zararlı maddeleri atarak antioksidan özelliği ile tercih edilir.
  • Uyku düzenini sağlar. Himalaya tuzu lambası ile daha rahat uyku uyuyabilirsiniz. Havadaki nemi dengeler ve bulunduğu yeri arındırır.
  • Himalaya tuzu metabolizmayı hızlandırır ve kilo verme sürecinizi kolaylaştırır.
  • İyot eksikliği kişide guatr hastalığını meydana getirir. Himalaya tuzunun düzenli tüketiminde guatr riski de ortadan kalkacaktır. Aynı zamanda migren, kemik erimesi ve kireçlenme gibi sorunları da önleyecektir. Himalaya tuzu tiroid bezlerinin düzenli çalışmasında etkilidir.
  • Mineraller insan sağlığı için oldukça gereklidir. Himalaya tuzunu duş esnasında küvetinize eklerseniz, deri yoluyla daha verimli şekilde mineral alabilirsiniz.
  • Bakteri öldürür ve Himalaya tuzu burun tıkanıklığı şikayetlerinizde, sinüs yolunu açarak daha rahat nefes almanızı sağlar. Himalaya tuzu sinüzit tedavisinde doğal bir ilaç olacaktır.
  • Tansiyon hastaları “Himalaya tuzu tansiyonu yükseltir mi?” diye soracaktır. Ölçülü ve az miktarda kullandığınız durumda tansiyonunuz ideal dengede kalacaktır.
  • Himalaya tuzu peeling etkisi gören bir madde olduğu için Himalaya tuzu kremi ile cildinizi yenileyebilirsiniz.

Özetleyecek olursak tuz, oruç sebebiyle gün boyu aç kaldıktan sonra vücudumuzun bozulan elektrolit dengesini sağlar. Ayrıca mideyi yemeğe hazırlar, sindirimi kolaylaştırır ve tat alma duyularını canlandırır. Bu yüzden sağlık sorunu olmayanlar için orucu bir tutam tuz ile açmak oldukça faydalıdır.

Sağlıcakla kalın…..