Bir hikaye ile başlayayım. Milletvekili ve MHP genel sekreter yardımcısı idim. Parti olarak, ülkücü mafya denen kişilerden çok şikayetçi idik. Çek senet tahsilatı yaparken, bozkurt rozeti takıyorlardı.
Bir hikaye ile başlayayım.
Milletvekili ve MHP genel sekreter yardımcısı idim.
Parti olarak, ülkücü mafya denen kişilerden çok şikayetçi idik.
Çek senet tahsilatı yaparken, bozkurt rozeti takıyorlardı.
Veya sokakta külüstür bir araba, arkasında bozkurt,
Camları siyah renkli ve film çekilmiş,
Giderken herkes bunun ne demek istediğini anlıyordu.
'Ben ülkücü mafyayım, çek senet tahsil ederim'
Hapisten çıkan bir kısım ülkücüler veya,
Kimsesizler yurdunda 18 yaşını bitirmiş gençler,
Bu teşkilatın eline düşüyor.
Onlara ayaklara sıkarak, çek senet tahsilatı yaptırılıyordu.
***
Niye çek senet?
Çünkü 12 Eylül 1980 yılından sonra iktidara gelen ANAP,
Çek sahtekarlığından hapis cezasını kaldırdı.
Bu sefer, esnafa çek veren başka bir işletmecinin senedi karşılıksız çıkıyordu.
Bir kısmı bilerek bunu yapıyor, bir kısmı da çaresizlikten borçlu kalıyordu.
İşte alacaklı kişi, senedi veren bankaya değil,
Hatta devlete değil, tahsilatçılara müracaat ederek,
En azından yarısını kurtarmaya çalışıyordu.
Bu tahsilatçılar da sokakta ülkücü mafya diye anılıyor.
Manen MHP suçlanıyordu.
Yani nimeti güvenlik güçleri içindeki özel görevliler ve mafya yiyor.
Külfeti MHP'ye kalıyordu.
***
Kayseri'de, bu işi yapanın başını da biliyordum.
Devletin önemli bir istihbarat kuruluşundandı.
Ama 1980 öncesi ülkücü bilinmesine rağmen ANAP ilçe yönetim kurulunda idi.
Bir gün Milliyetçi bilinen Kayseri valisine durumu anlattım.
'Bunlar kanunsuzluk yapıyor,
Dışarıya da MHP'yi çirkin gösteriyor' dedim.
Vali ne dedi, dersiniz?
'Onlar hapisten çıktı, ekmeğe ihtiyaçları var.
Geçimlerini temin ediyorlar.'
Şimdi bu sözün neresini doğrularsınız?
Birincisi, devlet kanunsuzluğu meşru gösteremez.
İkincisi, o kişiler mağdursa, onlara iş ve ekmek vermek devletin görevidir.
Üçüncüsü, MHP bundan şikayet ediyor.
MHP'ye zarar verenin arkasında olamazsınız.
Çünkü Başbuğ Alpaslan Türkeş, 'Ülkücü mafya olmaz, mafyaysa ülkücü değildir' dedi.
Hasılı mafya teşkilatı, tamamen Eski MİT'e bağlı CIA destekli bir kanunsuz kuruluştur.
***
1980 ihtilalini yapan CIA,
O zamanki, kendine bağlı generallerin denetiminde bütün devlet teşkilatını yönetiyordu.
Hedefleri MHP ve Türkeş'in iktidarını önlemekti.
Mafya kuruluşlarına, MİT, Emniyet istihbarat, JİTEM ve özel harp dairesi yardım ediyordu.
Türk düşmanı; ABD, BAE ve Sedat Peker nasıl da gerçeği anlatıyor.
***
Böylece ABD şu menfaatleri sağladı.
- Türkeş'i ve ülkücüleri çirkin göstererek, iktidardan uzak tuttu. Meral Akşener olayı da
CIA, FETÖ olayıdır. (İçi, kin ve nefretle doldurulan, devletine, milletine zarar verecek hale getirilen
HDP ile ittifak yapmayı içine sindiren eski ülkücüler düşünmelidir.)
- Ticari hayatta güvensizliğe sebep oldu.
- Devlet kanunsuzluk yaparak, gayrimeşru işler çevirdi.
- Bu arada pek çok ülkücü mağdur oldu.
- Vatandaşın devlete güveni kayboldu.
Yani CIA, bir taşla 10 kuş vurdu.
Yüce Rabbimden niyazım odur ki, ülkücülere (Türklere) iktidar vermeyen CIA dağılsın.
ABD çöksün. Ona yardım eden hainler gebersin, ahmaklar da sürünsün.
Allah bu millete lider gönderip tekrar, Osmanlı, Selçuklu ve Hun Devleti gibi cihan devleti yapsın. (Amin).