Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile eski MHP'li yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin görüntülerin internet ortamında yayınlanmasıyla ilgili Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fetullah Gülen'in de aralarında bulunduğu 171 şüpheli hakkında, "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme", "özel hayatın gizliliğini ihlal" gibi 8 ayrı suçtan iddianame hazırladı. 923 sayfalık iddianamenin satır aralarındaki detaylar ise, terör örgütünün çalışma şekli hakkında önemli ip uçları içeriyor.

SÜLEYMAN ÖZIŞIK`A DA SERVİS EDİLMİŞ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal`ın istifa etmesine neden olan görüntülerin hangi internet sitetlerine servis edildiği savcılık iddianamesinde şöyle ifade edildi;

"Fetullahçı Terör Örgütü yapılanması içerisinde örgütün eylem ve faaliyetleri kapsamında yapılan planlama, verilen emir ve talimatlar doğrultusunda müşteki Deniz BAYKAL ile ilgili yapılan teknik takip sonucu elde edilen soruşturmaya konu özel hayata ilişkin görüntülerin örgütsel amaç ve hedefin gerçekleştirmesini sağlamaya yönelik olarak kullanması için şüpheli Cevheri GÜVEN'e verildiği, şüpheli Cevheri GÜVEN'in de bu görüntüleri internet ortamında yayınlanması amacıyla internethaber.com internet sitesinin yöneticileri olan tanıklar Süleyman ÖZIŞIK ve Abdulbaki ÖZIŞIK ile habervaktim.com ihbar hattı gibi bir takım internet medya kuruluşlarına gönderdiği, tanıklar Süleyman ÖZIŞIK ve Abdulbaki ÖZIŞIK'ın bu görüntüleri yayınlamadıkları, ancak Vakit gazetesi Ankara temsilcisi olan şüpheli Yener DÖNMEZ'in yazarlık yaptığı habervaktim.com sitesinde bu görüntülerin şüpheli Yener DÖNMEZ'in katkılarıyla yayınlandığı anlaşılmıştır."

YENER DÖNMEZ`İN KOD İSMİ

Soruşturmanın kritik isimlerinden olan ve Baykal görüntülerinin yayımlanmasını sağlayan Yener Dönmez’in aktif ByLock kullanıcısı olduğu ve "Soner" kod ismini kullandığı, savcılık iddianamesinde şu delillerle yer aldı ; "Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığınca düzenlenen 06/06/2017 tarihli sorgulama tutanağında; Şüpheli Yener DÖNMEZ’in 11/08/2014 tarihinden itibaren 0 542 532 XX XX numaralı telefon hattında "............53x imei numaralı telefonu kullanarak Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının birbirleriyle haberleşmekte kullandıkları kriptolu haberleşme programı kullandığı, Fetullahçı Terör Örgütü yöneticilerinden Hamdullah Bayram ÖZTÜRK ile 2010 yılında toplam 5 kez telefon irtibatında bulunduğu belirtmiştir."

"Şüpheli Yener DÖNMEZ'in Bylock isimli haberleşme programını kullanması ile ilgili olarak yapılan analizlerde, tespit edilen ilk Log tarihinin 08/11/2014, kullanıcı adının "mithatsari", şifresinin "XXXXXX.", son online tarihinin 25/06/2015 olduğu, programa giriş sayısının 98 adet, alınan mesaj sayısının 155 adet (veri + log), gönderilen mesaj sayısının 250 adet (veri + log), alınan mail sayısının 17 adet, okunan mail sayısının 35 adet, silinen mail sayısının 2 adet, gelen arama sayısının 3 adet, giden arama sayısının 7 adet olduğu, XXXXX numaralı ID'yi ekleyenlerin "soner, sonerr, soner bey" gibi farklı isimlerle kaydettikleri belirtilmiştir."

"Şahsa ait XXXXX numaralı ID'ye ait Bylock dökümleri incelemesinde; ID'yi ekleyenlerin "soner, sonerr, soner bey" gibi farklı isimlerle kaydetmelerinden Yener DÖNMEZ "Soner" kod ismini kullandığı değerlendirilmiştir."

İSTİHBARATIN TÜM İMKANLARI FETÖ`YE SEFERBER

İddianamede terör örgütü FETÖ`nün dinlemeleri nasıl yaptığına dair detaylar da bir hayli dikkat çekici. İddianameye göre terör örgütü üyeleri özellikle polis istihbarat teşkilatının tüm teknik ekipman ve imkanlarını sınırsız bir şekilde illegal dinlemeler için kendi çıkarları doğrultusunda kullanmış.

Deniz BAYKAL'a ait görüntülerin internet ortamında yayınlanmasının ardından Can BAYTOK ile eşi Nesrin BAYTOK arasındaki konuşmaların Fetullahçı Terör Örgütü mensubu şüpheliler tarafından kaydedildiği ve internet ortamında yayınlanması ile ilgili savcılık , çözümü ve analizi yapılan konuşmaların yapıldığı ortamın "akustik iletim yoluyla" dinlendiğini belirterek, internete sızdırılan konuşmaların telefon hatlarının kullanılması yoluyla kaydedilmediğinin belirlendiğinin altını çizdi.

GİZLİ TANIK KILIÇ DEŞİFRE ETTİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan "kaset" iddianamesinde, FETÖ üyelerinin dinleme ve görüntüleme yapmak üzere evlere girmek için kullandıkları çilingir, "Kılıç" adıyla gizli tanık oldu. 2008-2013 yılları arasında istihbarat birimlerinde görev yapan FETÖ mensubu polislerin, kapı açma ve kapı tamiri konusundaki birçok talebini yerine getirdiğini anlatan gizli tanık Kılıç, ifadesinde örgüt üyeleri tarafından nasıl tehdit edildiği konusundan şu bilgileri verdi:

'KILIÇ' kod isimli gizli tanık 28/12/2015 tarihli ifadesinin ilgili bölümünde; "Yine hatırlamadığım bir tarihte Ümitköy Angora Evlerinde bir villanın kapısını açmak için beni bu adrese götürmüşlerdi. Orada biz kapı açma işi ile uğraşırken sitenin güvenlik görevlileri belirli periyotlarla binanın önünden geçiyorlardı. Biz bu çalışma esnasında güvenlik görevlilerinin gelmelerine yakın binanın arka tarafında saklanıyorduk. Onlar gittikten sonra gelip işimize devam ediyorduk. ...

Bu olaylardan uzunca bir zaman sonra Aralık ayının ortalarında KOM Daire Başkanlığından polis memurları gelerek Cumhuriyet Savcısının talimatı olduğunu, ifademi almak istediklerini söylediler. Benle şifahen bir görüşme yaptılar. Ben de bu şifahi görüşmede yaptığımız bu çilingirlik faaliyeti konusunda genel bilgi verdim. Ancak yazılı beyanda bulunmadım. İfademi Cumhuriyet Savcısına vereceğimi belirttim. Bu konuşmanın olduğu akşamı iş çıkışı saat:21.00 sıralarında evime gitmiştim. Aracımdan indiğimde Özgür’ün beni sokakta beklediğini gördüm. Yanıma geldi. "Bir dakika konuşalım" dedi. "Gelen giden var mı" diye sordu. Ben yine yok dedim. Bana “açık olalım ben seninle konuşacağım size gelip gidenler olduğunu biliyoruz. Senin verdiğin ifadeleri de biliyoruz. Daha önce İstihbarattan geldiklerini, bugünlerde de KOM’dan geldiklerini biliyoruz. İstihbarat’tan geldiklerini daha önceden biliyorduk. Ancak sana söylemedik. İşyerini takip ediyoruz. Hatta bugün seninle işyerinde konuşacaktım. Sen işyerinden başka bir şahısla çıkınca yanına gelmedim. Evine kadar takip ettim. Ve burada seninle konuşmak istedim, biz olan biten herşeyi biliyoruz, bizi cemaatçi olarak görüyor olabilirsin, ancak biz cemaatçi değiliz. Bu konuda sen konuşmazsan onların elinde herhangi bir delil, bilgi ve belge yoktur. Olayları da ortaya çıkaramazlar” dedi. Ben "fazla bir şey bilmek istemiyorum. Başıma iş açtınız o Angora evlerindeki ev kimin eviymiş" diye Özgür’e sordum. Bana "Deniz BAYKAL’ın eviydi" dedi. Özgür daha sonra yakında bekleyen Toyota marka bir araca binerek oradan ayrıldı. Aracı başka bir şahıs kullanıyordu. " şeklinde beyanda bulunmuştur.