Kamu Yönetiminde Denetim (Meseleler Ve Çözüm Yolları)

Abone Ol

Bir önceki Yazımın sonunda şöyle bir paragraf bulunmaktadır. “Bir sonraki yazımda “Kamu’daki denetim ve yönetim” bağlamındaki yeni ve güncel meseleleri tek tek anlatmaya çalışacağım. Çünkü bu yazımızın hacmi doldu.”

Bilindiği üzere Bolu Kartalkaya kayak merkezinde bulunan bir otelde yangın çıkması sonucunda 79 vatandaşımızın o yangında ölmesinden dolayı Belediye mi sorumlu, yolsa Turizm Bakanlığı mı sorumlu? Suçlu kim? Denetimler etkili değil mi? Denetim elemanları, müfettişler görevini yapmıyor mu?

Böyle bir tartışma ortamında her kafadan ses çıktığı ve hatta Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan Coşkun’un açıktan açığa müfettişleri ve denetçileri “al takke ver külah” anlayışı içinde, görevini gereği gibi yapmayan menfaatçi ve ahlaksızlık insanlar” olarak nitelemesi üzerine Kamu’da 40 yılık bir denetim elemanı olarak cevap verme zarureti doğmuştu. Bir önceki yazımda belirttiğim üzere Ahmet Hakan Coşkun bilmiyor. Ne kamu yönetimini ve ne de kamu denetim sistemini bilmiyor. Tüm denetçileri zan altında bırakacak şekilde haksız ve fütursuz bir şekilde  yazdıklarından dolayı bir önceki yazımda kendisini özür dilemeye çağırmıştım. Bu çağrımı bu yazıda da yineliyorum. 

Bu Ülkede etkili denetim ile yönetim hususunda belki de 40 yıldır yazıp çiziyorum. Konuya vakıfım. İşte bu vukufiyetle yazıyorum.

Bu yazıda da Bolu Kartalkaya mevkiinde meydana gelen sözkonusu yangında ölen kardeşlerimize rahmet, yaralılara Yüce Rabbimden şifa diliyorum.

Gelelim şimdi  Kamu’da etkili bir denetimi için önerilerimize. Tabi bu önerilerimiz, mevcut meselelere birer çözüm yolu bağlamındadır. Meseleler var ki bu öneriler de vardır.

Önce denetime dair uygulamadaki meseleleri sıralayalım.

1-En başta şunu belirtmek gerekir. “Denetimsiz yönetim olmaz.” İster Kamu’da, isterse özel sektörde olsun, nerede bir yönetim varsa, orada denetim mutlaka olmalıdır. Denetim yoksa yozlaşma, rehavet ve verimsizlik söz konusudur. “Denetimsiz olmaz” diyoruz ancak, bazı kafalar  “denetime soğuk bakıyor, denetimi “öcü” gibi görüyor.” Denetime soğuk bakanlar ve öcü gibi görenler esasta iki kısma ayrılır. Birinci kısımda denetimi bir fren ve yönetimi engelleyen bir mekanizma gibi görenler var. İkinci kısımda da denetimi, kendi kirli emelleri ve kendi karanlık düşünceleri için engel görenler var. Bu iki kısımdaki insanlar yönetim kademelerinde, üst görev yapma fırsatı dahi yakalamış olabilirler. Birinci kısımda olanları anlamak mümkün ve onlara denetimin korkulacak bir şey olmadığını anlatabiliriz. Ancak ikinci kısımdaki kötü maksatlı kişilere hiçbir şey anlatamazsınız.

Denetimden korkmamak gerekir. Bilakis denetimsizlikten korkmak gerekir. Denetimsizlik kısa vadede bir rahatlama ve saadet gibi görülse de, orta ve uzun vadede zarar ve felakettir. Dünyanın her yerinde denetim de, yönetim de bir madalyonun iki yüzü gibi, birbirinden ayrılamaz. Denetim yönetime yardımcı olur ve toplumun huzur ve refahına hizmet eder.

2-Ülkemizdeki kamu kurumlarında, denetim anlamında çok başlılık ve çok dağınık bir yapı var. Kimi kamu kurumunda denetimle ilgili birimi ismi Teftiş Kurulu, kimi yerde Denetim Birimi, kimi kamu kurumunda Rehberlik ve Teftiş ismi öne çıkıyor. Milli Eğitim Bakanlığında denetim birimin ismi oldukça farklıdır. Maarif Müfettişliği var orada. Birimin ismi Teftiş Kurulu Başkanlığı ve görev yapan Müfettişlerin ismi Maarif Müfettişleridir. Eskiden bir de İl çapında ilköğretim müfettişleri vardı sanırım. İçişleri Bakanlığında da Teftiş Kurulu farklı bir isme sahiptir. İsmi Mülkiye Teftiş Kuruludur. Bu birimlerin görevi teftiş, muhakkiklik ve inceleme yapan birimlerdir.  

Bir de 2003 yılından sonra, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu uyarınca kurulmuş İç Denetim Birimleri vardır. İç Denetliler risk odaklı olarak denetim planlaması ve çalışmalarını etkililik, ekonomiklik ve verimlilik hedefleri doğrultusunda yaparlar.

Bunların yanında Mahalli İdarelere yönelik denetim birimleri var. Kooperatiflere yönelik denetim birimleri var. Vakıflar ve dernekler için ayrı denetim birimleri mevcut. Daha, gümrük muhafaza ve ona benzer özel mesleki ve teknik bilgi gerektiren denetim birimlerini saymadım. Bu kapsamda saymak gerekirse, Bankalar Yeminli Murakıpları da özel bir teknikle çalışırlar ve denetim içerisinde yer alsalar da farklı bir meslektir.  Bir de Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu var. Bu kurum da, idari denetim olarak görülse de, özel teknik ve farklı bir yapılanma içerisindedir. Ayrıca, “piyasa gözetimi ve denetimi” diye de özel bir denetim alanı mevcuttur.

Ben burada Kamu’daki tüm denetimle ilgili birim ve teşkilatlanmaları saysam, buna ne bu yazının hacmi yeter, ne de siz durumu bir köşe yazısı kapsamında anlayabilirsiniz.

3-Denetimle ilgili birim ve örgütlenmeler çok dağınık ve çok başlı olduğu gibi denetimle ilgili unvan ve görevliler de oldukça fazla. İşte bir çırpıda onları da belirtmeye çalışalım: Müfettiş, İç Denetçi, Kontrolör, Murakıp, Denetçi, Denetmen, Uzman, Tetkikçi, Muhakkik, Dernek Denetçisi, Vergi Denetçisi ve benzerleri.

4-Peki bu kadar denetim birimi ve bu kadar cafcaflı denetim unvanlarına ve çok sayıda denetim görevlisine karşılık, Ülkemizde Kamu’daki denetimin etkililiği nasıl ve hangi düzeydedir?

Soru ağır ve soru ciddi, hemen cevap vermek doğru olur mu, bilinmez. Biraz uzatarak, lafı eveleyip gevelesem mi? Ya da topu taca mı atsam? Yani cevap veriyor gibi görünüp de cevap vermesem mi? Hayır, hayır, hemen doğrudan cevap veriyorum. Şahsımı tanıyan tanır. “Sözüm odun gibi olsun, ancak hakikat olsun” şiarındaki bir Kardeşinizim.

İşte cevabım: Bu kadar onlarca denetim birimi ve binlerce denetim görevlisi istihdam edilmesine rağmen, Kamu’da denetim etkili, verimli ve ekonomik değildir. Kamu’daki denetimde etkinsizlik, verimsizlik ve ekonomiklikten uzak olmak bir kusur olsa da, bunun sorumlusu asla ve kat’a denetim görevlileri değildir. Bunun sorumlusu sistemsizliktir ve sistem kuramayanlar bundan sorumludur. Bizim derdimiz üzüm yemektir. Bizim derdimiz bağcıyı dövmek değildir. İşte bu noktadan hareketle Kamu’daki denetim alanındaki bu sistemsizliğe dikkat çekmek ve sistem önerisi geliştirmek istedim.

Evet, şimdi gelelim Kamu’da Etkili Denetim İçin Sistem Önerisine:

1-Denetimde çok başlılık ve dağınıklık giderilmelidir.

2- Ülkemizde denetim denildiğinde hukuka uygunluk ve mali belgelere riayet (düzenlilik) denetimleri akla gelmektedir. Bu denetimler oldukça formel ve harcanan paranın yerinde olup olmadığından daha çok, mevzuata uygun olup olmadığının gözlemlenmesi, mali açıdan istenilen belgelerin tam olup olmadığını teyid etmek şeklinde tezahür etmektedir. Kamu’da yerindelik denetimleri daha mühimdir ve bu denetimlerin (harcamaya kim ihtiyaç gördü, o harcama gerekli mi şeklindeki denetimlerin) alt yapısı oluşturulmalıdır.

3-Denetim elemanları fonksiyonel bağımsızlığını kavuşturulmalıdır. Görev sonrası düzenlenen raporlar bu bağımsızlık çevresinde işlem görmelidir. (Müfettişler ve tüm denetim elemanları fonksiyonel bağımsızlık yönünden güçlü ve güvenilir bir idari teşkilatlanmaya kavuşturulmalıdır.)

4-Denetim birimlerinin yeknesak yapıya kavuşturulması, risk odaklı görev yapmaları, binlerce gereksiz görevler yerine riskleri önleyecek tarzda niteliksel işlerle görevlendirmeleri gerekir.

5-Her denetim elemanının mutlaka sertifika sahibi olması ve beş yılda bir eğitime tabi tutularak sertifikalarını yenilemeleri gerekir. Sertifikası olmayan ve denetim konusunda formasyon sahibi olmaya ve üzerinde denetim nosyonunun gerektirdiği özelikleri taşımayanlara denetim yaptırılmamalıdır.

6-Kamu Denetim Akademisi kurulmalı ve denetim elemanlarının eğitiminden sorumlu olmalıdır.

7-Denetim birimleri muhtemel bir mali ya da itibar kaybını önleyecek birimlerdir. Kamu’ya çok çok fayda sağlayabilecek özellikleri vardır. Denetim Birimleri 2000'li yıllara kadar esasında yönetim kademelerine daire başkanı,  genel müdür gibi unvanlarda yönetici sağlayan bir okul hüviyetindeydi. Bu özellikleri tekrar uygulamada dikkate alınmalıdır. (Müfettişler ve denetim elemanları Kamu’da yönetim görevlerinde daha fazla istihdam edilmelidir.)

8- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunundaki memuriyet hizmet sınıflarına ekleme yapılarak acil olarak “Denetim Hizmetleri Sınıfı” ihdas edilmelidir. (Denetimin güçlü hale getirilmesi için icap eden tüm yasal altyapı ve gereken tüm mevzuat oluşturulmalıdır.)

Tüm bu önerilerim ile birlikte denetim birimlerinin etkili, ekonomik ve verimli bir yapıya kavuşturulması dileğimle yazımı noktalıyorum.