Kalır, insan bazen olduğu yerde kala kalır. Gitse olmaz kalsa olmaz, söylese olmaz yutkunsa mümkün değil. Düzeltmek mi ? güç ötesi ve birliktelik ise bir başka ölüm ve kalakalır insan olduğu yerde.
Kalır, insan bazen olduğu yerde kala kalır. Gitse olmaz kalsa olmaz, söylese olmaz yutkunsa mümkün değil. Düzeltmek mi ? güç ötesi ve birliktelik ise bir başka ölüm ve kalakalır insan olduğu yerde.
Bazen istemeye istemeye, bazen bile isteye ve bazende gayri ihtiyari kala kalır insan.
Yaşayada neler göre ve gördükleriyle kala kalır insan olduğu yerde. Ne olmazlar ola ve ne büyük dostların çiğ ve güvensizliğine tanık ola. Verdiği tüm yüzdelik ihtimallerin allak bullak olduğunu görür ve kala kalır olduğu yerde.
Aşırı duygusallığın ve bu duruma bağlı görememe, algılayamama, inanma ve ihtimal dahi verememe dozunda ki aşırılık sebebiyle devasa hayal kırıklıkları, güven kayıpları, beklenti ve düş dünyasında ki yerle yeksan oluşları yaşaya ve kala kalsın olduğu yerde…
Hepimiz birbirimize muhtacız. Bugün ben sana yarın sen bana. Şurada ya da burada. Şu kadar ya da bu kadar. Şu zaman ve mekan da, ya da çok daha farklısında lakin bir gün illaki diyerek, uzatılmış elleri tutup ve bir gün tutulmaya gereksinim duya ve kala kalsın olduğu yerde…
İnsan ile kendisi arasında ki kurduğu korelasyon ilişkisine son derece inana, güvene ve bu inanç ve güven üzerine bina ettiği ilişkinin kumdan kaleler misali bir anda yıkılışına tanık ola ve kala kalsın olduğu yerde.
Adeta genetik yapısı, duygu ve düşünce dünyası değiştirilmiş ve sabote edilmiş insana dair kurgulanmış ne varsa tamamının kocaman bir hiçe tekabül ettiğine takın olmak gibi yıkan, inanç ve güveni yerin dibine sokan tüm paylaşımlara tanık ola ve olduğu yerde kala kalsın insan.
Tatsız ilişkiler, yavan dokunuşlar, yapmacık bakışlar, mışlı mişli cümlelere, geliyorum, bekle deyişler sonrası gözler kapıda kala ve hep öylece kala kalan insan. Her gün ve herkes ile kala kalıyoruz hepimiz. Siz benimle, ben öteki ve öteki beriki ile kala kalıyoruz olduğumuz yerde.
Ve artık bir serçe, bir güvercin ürkekliği ile yaşamaya başlıyoruz. Hepimiz bir diğerimiz için av ve hepimiz bir diğerimiz için avcı gibiyiz. Kim, kimi, ne zaman ve nerede hangi şartlarda avlayacak ve hangimiz ne zaman kimlerin tuzağına düşeceğiz endişesini yaşarken, hepimiz neleri kaybettiğimizi fark edecek ve düşünecek incelikten dahi yoksun ve olduğu yere öylece kala kalsın.
Kala kalmanın anlamsızlığı!
Kala kalmayı dahi kanıksadık artık. Şaşmıyor, şaşırmıyor, hayretler içerisine düşmüyoruz ve herkesten her şeyi beklediğimiz bir başka evrenin tam orta yerindeyiz. Hiç birimiz için hiçbir şeyin bir fren mekanizması anlamı taşımadığı, değerlerin değersiz ve kocaman bir boşluğa tekabül ettiği gibi vahim bir sürecin tam orta yerindeyiz.
Hayretlere, düşüncelere, dikkate, hassasiyete ve utanca gark edecek hiçbir mekanizmanın olmadığı ve herkesin önüne gelenin ne ve kim olduğuna bakmaksızın tepeleyip geçtiği hayasız bir sürecin tam orta yerindeyiz.
İnsan, insanın kurdu safhasının çok önünde ve çok ötesinde ve insan her şeyin kurdu olduğu bir sürecin tam orta yerindeyiz
Bitirdik !
Bize, insana ve ona dair ne varsa elbirliği ile bitirdik ve bitirmek bizatihi üzere birbirimizin üzerine diktiğimiz bakışlarımızda ki ahlaksızlık, vicdansızlık ve hayasızlığın bir başka ve hatta bambaşka bir boyutunun tam orta yerindeyiz.
Sahip oldukça doymadığımız, zenginleştikçe yoksullaştığımız, zenginleştikçe hissizleştiğimiz, duyarsız, umarsız, tatminsiz, ilkesiz ve hepsinden korkun olanı ise '' korkusuz '' olduğumuz bir sürecin tam orta yerindeyiz.
Her şeyi en müthiş şekilde tehdit ettiğimiz bir süreç ve her şeyimizin adeta kerpetenle ellerimizden, gözlerimizden, duygularımızdan, kalbimiz ve yüreğimizden sökülüp alındığı bir sürecin tam orta yerindeyiz.
Müsamahasız, merhametsiz, insaf ve izansız bir süreç ve ücretli işkence hamalları olduğumuz ve bunu da seve seve üstlendiğimiz bitmez tükenmez bir mesainin tam orta yerindeyiz. Müspet ya da menfi gibi bir ayrıma gereksinim dahi duymadığımız vandallığın dahi tanımlama eksikliğini itiraf ettiği bir sürecin tam orta yeri.
Tam orta yerimizden yarılacağımız sürecin tam orta yerindeyiz.
