Dünya

İsrail’in Açık Hedefi: Suriye’yi Yok Etmek ve Bölmek

İsrail’in Suriye’deki askeri varlığı giderek genişliyor. Netanyahu ve Katz’ın açıklamalarına göre, İsrail ordusu Güney Suriye’de kalıcı bir işgal stratejisi izliyor. Bölgedeki Dürzîleri koruma iddiasıyla işgalin meşrulaştırılması, Golan Tepeleri’nden Ürdün sınırına kadar uzanan bir tampon bölge oluşturma planları ve Suriye’nin askeri gücünü felç etme girişimleri dikkat çekiyor. İsrail’in bölgeyi bölme çabalarına karşı Suriye halkı protestolar düzenlerken, Tel Aviv yönetimi ise askeri müdahalele

Abone Ol

İsrail, Suriye’deki rejimin çöküşünü yalnızca 1973 Ekim Savaşı sonrası oluşturulan tampon bölgeyi kontrol altına almak için kullanmadı. Aynı zamanda Ürdün sınırına kadar uzanan daha geniş bir tampon bölge kurma çabasına girişti. Üstelik bu askeri varlığını geçici bir önlem olarak sunmak yerine, bazı bölgelerdeki işgalinin kalıcı olacağını açıkça ilan etmeye başladı.

Daha da ileri giderek, işgal ettiği yeni bölgelerde sivil-askeri yönetimler oluşturma, halkı kendi ekonomisine entegre etme ve bölgeyi İsrail’e bağımlı hale getirme planları yapıyor. Güney Suriye’deki mezhepsel farklılıkları kullanarak, özellikle Süveyde ve çevresindeki Dürzîleri koruma bahanesiyle bölgedeki varlığını meşrulaştırmaya çalışıyor.

İsrail'den Suriye'ye hava saldırısı İsrail'den Suriye'ye hava saldırısı

Suriye’nin Askeri Gücünü Felç Etme Stratejisi

İsrail, bu planlarını uygulamadan önce Suriye ordusunun askeri gücünü büyük ölçüde etkisiz hale getirdi. Havaalanları, savaş uçakları, deniz limanları, savaş gemileri, stratejik silah depoları ve askeri araştırma merkezlerini hedef alarak Suriye’nin savunma kapasitesini yok etmeye çalıştı.

İsrail, Suriyelilerin önceliğinin ülkeyi yeniden inşa etmek olduğu ve komşu ülkelerle çatışmadan kaçınacakları düşüncesiyle bu saldırılara ciddi bir karşılık gelmeyeceğini hesapladı. Ancak, Suriye halkının milli bilinci ve vatanına bağlılığı, İsrail’in planlarını boşa çıkardı. İşgal edilen bölgelerde protestolar hızla yayıldı ve halk, İsrail’i topraklarından çıkarmak için örgütlenme çağrıları yapmaya başladı. Gazze ve Güney Lübnan’daki direniş modellerini örnek alan gruplar, İsrail işgaline karşı direnişin başlaması gerektiğini savundu.

Özellikle İsrail’in güney Suriye’deki işgaline ve bölme çabalarına karşı başkent Şam’da büyük protestolar düzenlendi. Son İsrail hava saldırılarının ardından, Mezze bölgesinden başlayarak şehir merkezindeki Ümeyye Meydanı’na kadar yürüyen göstericiler, İsrail’in saldırılarını kınadı.

İsrail’in Yeni Planı: Güney Suriye’de Kalıcı İşgal

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz pazar günü düzenlenen bir askeri mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, İsrail ordusunun Lübnan ve Suriye’de bazı bölgelerde kalmaya devam edeceğini açıkladı. Güney Suriye’de yeni yönetimin tüm güçleriyle bölgeden çekilmesi gerektiğini belirtti.

Netanyahu, “Güney Suriye’de Dürzî topluluğuna yönelik herhangi bir tehdide asla izin vermeyeceğiz” diyerek bölgedeki askeri varlıklarını kalıcı hale getirmek istediklerini gösterdi. Ayrıca, “İsrail ordusu, Şeyh Dağı ve tampon bölgede belirsiz bir süre kalacaktır” diyerek, bu bölgelerin İsrail’in kontrolünde kalacağını ima etti.

İsrailli yorumcular, Netanyahu’nun bu açıklamalarının, Golan Tepeleri’nden Ürdün sınırına kadar olan bölgeyi silahsızlandırmak ve bölgedeki muhalif grupların tamamen tasfiyesini sağlamak anlamına geldiğini belirtiyor. Özellikle Süveyde’yi de kapsayan bu alanda, İsrail’in ne Heyet Tahrir el-Şam’a ne de Suriye ordusuna varlık tanımayacağı ifade ediliyor.

Son günlerde İsrail, Şam ve Dera’ya hava saldırıları düzenleyerek, Süveyde üzerinde hava üstünlüğünü gösterdi ve Güney Suriye’de kara harekâtları gerçekleştirdi. Kuneytra ve Dera illerine yoğunlaşan bu saldırılar, bölgenin bir direniş hattına dönüşmesini engelleme amacı taşıyor. İsrail bu saldırılar sırasında terk edilmiş askeri üsleri bombaladı ve ağır silahları ele geçirdi.

Suriye, İsrail'in topraklarından çekilmesini talep ediyor Suriye, İsrail'in topraklarından çekilmesini talep ediyor

İsrail’in Açık Tehditleri

İsrail basını, İsrail ordusunun Suriye’deki tampon bölgede onlarca saldırı düzenlediğini ve bu operasyonlar sırasında birçok silah deposunun ortaya çıkarıldığını yazdı. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Güney Suriye’nin "Güney Lübnan’a dönüşmesine” izin vermeyeceklerini belirtti.

Katz, “Suriye ordusu ya da terör örgütleri bu güvenli bölgede herhangi bir varlık göstermeye kalkışırsa, anında askeri müdahalede bulunacağız” dedi. “Yeni Suriye Ordusu’nun Güney’de askeri güç oluşturma girişimlerine ateşle karşılık vereceğiz” ifadelerini kullanarak, İsrail’in bu bölgedeki askeri varlığını uzun vadeye yayma niyetini açıkça ortaya koydu.

Al Jazeera'da yer alan haberde, İsrail’in uzun süredir Güney Suriye’de bir Dürzî devleti kurma planı yaptığı biliniyor. 1967 Savaşı sonrasında ortaya atılan bu proje, Süveyde ile Şam arasındaki bölgeyi kapsıyor. Katz, “Bölgedeki dost halklarla ilişkilerimizi geliştireceğiz, özellikle Dürzî topluluğuyla yakın ilişkiler kuracağız” diyerek, bu planın sinyallerini verdi.

İsrail basını, Tel Aviv yönetiminin Dürzîlere özerklik sağlamaya yönelik çabalarını vurguladı. İsrail’in bu adımla, Suriye ile İsrail sınırları arasında bir tampon bölge oluşturmayı amaçladığı belirtiliyor.

İsrail’in Ekonomik Planı: Dürzî İşçiler

İsrail gazetesi Maariv, İsrail’in Suriye’deki Dürzîlerle sınır ticaretini geliştirmek ve Suriyeli işçileri İsrail ekonomisine dahil etmek istediğini yazdı. Habere göre, İsrail, Suriyeli işçileri düşük maliyetli iş gücü olarak kullanmayı hedefliyor.

Süveyde’de aylık ortalama maaşın 300 dolar olduğu belirtilirken, İsrail’in bu işçileri, şu an Tayland, Çin ve Hindistan’dan gelen göçmen işçilere kıyasla daha ucuz ve nitelikli olarak gördüğü ifade ediliyor.

Suriye, İsrail'in topraklarından çekilmesini talep ediyor Suriye, İsrail'in topraklarından çekilmesini talep ediyor

Suriye Halkının Tepkisi

İsrail’in planlarına karşı Güney Suriye’de geniş çaplı protestolar düzenlendi. Özellikle Kuneytra, Busra el-Şam ve Süveyde’de halk, Netanyahu ve İsrail’i hedef alan sloganlar attı. Göstericiler, İsrail’in işgal ettiği Golan Tepeleri’nden çekilmesini ve Güney Suriye’deki askeri varlığını sonlandırmasını talep etti.

Süveyde’deki göstericiler, Netanyahu’nun Dürzîlere yönelik “koruma” vaatlerini reddetti ve Dürzîlerin Suriye’nin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguladı.

Suriye yönetimi ise ülkenin bölünmesine izin vermeyeceğini ve ulusal birliğin korunacağını ilan etti. Dün sona eren Ulusal Diyalog Konferansı’nda, azınlık haklarının korunması, bölünmeye veya federasyona karşı çıkılması yönünde kararlar alındı.

İsrail’in Suriye’yi bölme ve işgal planlarına rağmen, Suriye halkının direnişi ve birlik kararlılığı, bölgedeki dengeleri belirleyecek en önemli faktör olmaya devam ediyor.