İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), 1880'de açılıp, 1993'te kapatıldıktan sonra kaderine terk edilen Yedikule Gazhanesi'ni kentin kültür-sanat ve sosyal hayatına kazandırdı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yeni çehresine kavuşan Yedikule Gazhanesi'nin açılış töreninde yaptığı konuşmasında 'Biz burayı, kişisel menfaatlere ya da bir avuç grup ya da bir çıkar heyetine değil, sizler gibi halkın kullanımına açıyoruz. Bu, milleti bir arada tutmak, dünya insanına güzel ve iyi yönetim örneklerini ortaya koyabilme davasıdır. Çok net söyleyeyim: Bu dava adına, önümüze hangi engelleri koyarsa koysunlar, önümüze hangi mahkeme davalarını koyarsa koysunlar, yolumuza kararlı şekilde yürüyeceğiz. Çünkü esas mesele, gönüldeki davadır. O dava da milletin gönlündeki davadır. Ben, o davayı kazanacağım. O diğer davaların bende hiçbir hükmü yok. Kıymeti de yok' ifadelerini kullandı.
İmamoğlu'nun açıklamaları şöyle;
"BİZİ SEÇTİNİZ VE BİZ SİZE LAYIK OLMAYA ÇALIŞIYORUZ"
Göreve geldiğimizden bu yana, İstanbul'a yeni bir değer katma konusunda özenli çalıştığımızı ifade edeyim. Her gün İstanbulluların bir sorununa çözüm üretmek ve aktif bir belediye olmak için yoğun çaba içindeyiz. Bu çabanın içinde sizler de varsınız. Çünkü 16 milyon insanımızın bir üretim mekanizmasıdır belediye yönetimi ve işleyişi. Sizler sahibisiniz, bizler emanetçisiyiz. Bizi seçtiniz ve biz size layık olmaya çalışıyoruz. Ve bu layık olma konusunda elbette kararlıyız.
Ekonomik kriz ve pandemi dönemine denk gelen bir süreçte görev yaptık. Aktif olmak, hiç durmamak, sabah-akşam değil, 7/24, 365 gün, çalışanlarımızla birlikte İstanbul'la dertlenen, İstanbullularla dertlenen, sorunlarına çözüm üreten bir süreci yönetmeye devam ediyoruz. İsteğimiz; 16 milyon insanın, sahibi olduğu bu kentin her imkanından maksimum şekilde ve hak ettiği şekilde faydalanabilsin. Ve bu kavramlar aslında insanların hayatlarını çok değiştirir. Milyonlarca metrekarelik yeşil alanı şehrimize kazandırmak, bu dönem içerisinde bizim için gurur vesilesi. Aktif alanlarımızın anlamı, uzaktan görüp, yanına bile yaklaşamamak, hatta yakınından bile geçememek değil; bizatihi içine girip, oradan faydalanmak, onu hissedebilmek, ona dokunabilmek. Doğanın o tadını çıkaracağımız yerler gibi, aktif yeşil alanlar gibi, bir de aktif tarihi alanlarımız var. Onları da hayata katmak için yoğun çaba içindeyiz.
"BURAYI BİR ÇIKAR HEYETİNE DEĞİL, HALKIN KULLANIMINA AÇIYORUZ"
Bu şehir hepimize emanet. Emanete değer veriyoruz. Göz bebeğimiz gibi bakıyoruz. Her ne kadar farklı farklı amaçlara dönük bir kullanım dönemi yaşansa da biz, burayı kişisel menfaatlere ya da bir avuç grup ya da bir çıkar heyetine değil, sizler gibi halkın kullanımına açıyoruz. Rekorlar kırıyor Hasanpaşa Gazhane. Burası da rekorlar kıracak. Burası sizi bir araya getirecek. Sizi buluşturacak. Konuşacaksınız. Ayrımızın gayrımızın olmadığını hissedeceğiz burada. Kimse bizi birbirimize düşüremeyecek. Hiçbir kötü sözün bizde karşılığı olmayacak. İyileşeceğiz. Biz, milletimizin iyileşme karakterine, iyi vicdanına, yüksek oranda güveniyoruz. Ve o kalbi güzel insanlarımıza, yani 86 milyon insanımıza, yani 16 milyon İstanbulluya göreceksiniz bu güzel günleri sizin hepinizin huzurunda yaşatmaya söz veriyoruz.
"ESAS MESELE, GÖNÜLDEKİ DAVADI"
Bu milleti bir arada tutmak, dünya insanına güzel ve iyi yönetim örneklerini ortaya koyabilme davasıdır. Çok net söyleyeyim: Bu dava adına, önümüze hangi engelleri koyarsa koysunlar, hani bizim davamız başka bir dava, önümüze hangi mahkeme davalarını koyarsa koysunlar, yolumuza kararlı şekilde yürüyeceğiz. Çünkü esas mesele, gönüldeki davadır. O dava da milletin gönlündeki davadır. Ben, o davayı kazanacağım. O diğer davaların bende hiçbir hükmü yok. Kıymeti de yok. Milletimize, bu güzel şehrimize, hemşerilerimize ve bütün ülkemize, 86 milyon insanımıza sevgimle, saygımla ve gerçekten sorumluluk duygumla, aynı zamanda büyük coşkumla canla başla çalışmaya, size layık olmaya, asla vazgeçmemeye devam edeceğim. Yedikule Gazhanesi moralinizi artırsın. Yaşama tutunduğunuz, moral bulduğunuz, hayallerinizi güçlendirdiğiniz, kültürle, sanatla, eğitimle, söyleşmeyle, buluşmayla, can cana olmayla, yan yana olmayla, aslında birbirinizden farkınızın olmadığını, insan olduğunuzu hissetmenize katkı sunma amacıyla şehrimize hayırlı uğurlu olsun."