İLÇE ADAYLARI
Seçim havasının bütün Ülkeyi sardığı şu dönemde, İlçe adaylarının açıklanması ertelendikçe, bu hava, yerini gerginliğe bırakma evresine girdi. Ak parti, imajında ki önemli kaybını, ilçe adaylarının çalışmaları ile kapatacağı inancıyla, oyunun uzatma dakikalarına tekrar uzatma eklemekle telafi edeceği inancında.
Böylesi bir inancın getirisinin olmayacağını iddia etmekle birlikte, kan kaybının durdurulma imkânının olduğu kanaatinde de değilim. Daha da vahim olanı ise, adayların belli olduğu ve dolayısıyla yapılanın sadece bir kurgu olduğu inancının aday adayları üzerine bir karabasan gibi çökmüş olmasıdır.
Aday adaylarının maddi ve manevi harcamalarının bir getirisinin olmayacağı ve bu mizansende konu mankeni oldukları hissiyatı, konuştuğum bütün aday adaylarının ortak vurgusu niteliğindedir. Adayların belli olduğu kanaati bende de hâkim. Tek fark şudur ki, hangi ilçelerin Mhp’ye jest olarak yansıyacağı muammasıdır. Bunun haricinde her şey çoktan belli olmuş ve sadece aday adaylarının daha fazla performans ortaya koyarak halk ile iç içe olarak kaybın telafisi mantığı taşımaktadır.
Birçok İlçe Belediye Başkanının değişeceği vurgusu da yabana atılır bir vurgu değildi. Bu değişimin ana omurgasını adayın profili ve özgün projeler mi yoksa biat seviyesinde ki sadakat mi belirleyecek kestirmek pek kolay değil.
Merkezin, Belediye yönetimlerinin üzerinde ki ağır baskısı, şekil değişikliğinden öteye gidilmeyeceği inancını pekiştirmektedir. Liyakatin, ehliyetin, toplumsal kredibilitenin baz alınacağı kanaati ise oldukça sönük bir kanı mesabesinde.
Özgün ve özgür Belediyecilik ve başkan vurgusuna değinilmemesi, Belediyenin genel hatları ile bizzat başkanın inisiyatifine bırakılacağına dair hiçbir iz ve emarenin olmaması, önümüzde ki sürecin geçtiğimizden farklı olmayacağının habercisi niteliğindedir.
Her Belediye başkanı, kendi İlinin Milletvekilleri ve İl başkanlarının gölgesinde kalmakta, onların sıkı markajı altında kendi düşünce dünyasını hayata geçirememektedir. Bu durum, adayların seçimi sırasında gerek İl başkanlarının ve gerekse Milletvekillerinin genel merkezde ki tüm güçlerini kullanmasında da bariz şekilde kendisini göstermektedir.
Her Milletvekili ve İl Başkanın kanaat ve düşüncesi, halkın kanaat ve düşüncesinden daha belirgin olduğun için, Halk ile genel merkez ve adaylar arasında önemli ayrışmalar meydana gelmektedir.
Böylesi çatışma ve huzursuzluk ortamının hâkim olduğu karmaşa, sonuçlara da önemli ölçüde yansıyacaktır diye düşünüyorum.
Adayların açıklanmasının daha fazla uzaması, çok daha ciddi kırılmalar ve kopmalara sebep olacaktır. Heyecan yerini umutsuzluğa, şevk yerini içe çökmüşlüğe ve inanç yerini hayal kırıklıklarına bırakacaktır. Dimyat’a pirince giderken elde ki bulgurdan olmak deyimi, durumu açıklamak adına biçilmiş kaftan niteliğindedir.
İlçe adayları, en geç önümüzde ki hafta içerisinde açıklanmayacak olursa, birçok aday adayın yarıştan çekileceğini veya en azından başka hamleler yapma girişiminde bulunmayacaklarını beklemek sürpriz olmasın diyorum.
Oyun uzadıkça, bitmiş oyuna uzatmalar ekledikçe hem seçmenin ve hem de aday adaylarının cılızda olsa inanç ve çalışmalarını hepten yerle yeksan edecektir.
Kaybolan, yıpranan imaj ve inancın, İlçe aday adayları üzerinden telafi girişimi, niredeeeen nireye dedirten acı bir iç çektirmenin ayaklarından bir tanesini teşkil etmektedir.
Güç, hele hele de kontrol edilemeyen güç, bugünleri çok önceden haber veren işaret fişeği idi. Birçok şey, eller ve avuçlar arasından kayıp giderken, gövdeden büyük büyük parçaları koparıp alırken, bugünlerin de gelebileceğini unutturan güç…
İlçe adaylarının size kazandıracakları yok denecek kadar azdır. Ve hatta kimi yerlerde tam tersi sonuçların da olabileceğini hesaba katarsak, bir an evvel açıklanması çok daha hayırlı sonuç üretecektir. Gerek halk ve gerekse adaylar üzerinde ki yığılmış olan elektrik bir an önce boşaltılmalıdır.
Aksi halde voltaj daha da yükseliyor…
