MedyaRadar’da yer alan habere göre İstinye Üniversitesi Liv Hospital’a grip şikayetiyle giden Gökçe Taylan Müezzino’nun tedavisi tam 4 ay 8 gün sürdü. Aile, tedavinin uzun sürmesinde yanlış tedavi uygulaması ve hemşirelerin tedaviyi engellemesinden kaynaklandığını iddiaları gündemi sarstı. Hemşirelerin her iğnede damarı tutturamaması yüzünden eşinin kollarının haritaya döndüğünü söyleyen Oğuzhan Müezzino, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu belirtti.
YANLIŞ TEDAVİ UYGULADILAR, HEMŞİRELERİN YERİNİ DEĞİŞTİRDİLER
Müezzino, ‘’Grip şikayetiyle gittiğimiz hastanede 8 Ocak’ta ilk yatışımız yapıldı. 11 gün sonra taburcu olduk. Bu süresi içerisinde karşı çıkmamıza rağmen eşime kortizon tedavisi uyguladılar. Taburcu olduktan 2 gün sonra vücuttaki şişmeler nedeniyle aynı hastaneye yeniden gittik ve yeniden yatış yaptırdık. Bu süreç içerisinde neler mi? Eşimin doz indirme işleminde kulaklarında yoğun basılar meydana geldi.Bu süre içerisinde hastane yönetimi eşimin taburcu edilmesi için doktora baskı yapmaya başladı. Bende kendilerine grip vakasıyla geldiğimiz hastanenizde yanlış ve hatalı tedavi sonucu eşimi kortizona bağladıklarını ve kortizon tedavisi bitmeden de hastaneden taburcu olmayacağımızı söylediler. Tedavinin ilk gününden beri eşimin tedavisinde doktorumuzla organize çalışan ve tedavi takip sürecini öğrenen üç hemşireyi bize vermemeye çalıştılar. Bize bakan hemşirelerin birini başka bir kata verdiler. Damar yolu açan hemşireye de 13’ncü kata gelmesini yasakladı’’ dedi.
HEMŞİRE VERİLMEYİNCE TUTANAK TUTULDU
Eşinin odasına bilinçli olarak hemşire verilmediğini iddia eden Müezzino, ‘’29 Nisan akşamı mesaiye gelen hemşirelere oda ve hasta dağıtımını yaptı ancak eşime hemşire vermedi. Hemşire tayin edilmediğini fark edince akşam hastane sorumlusu süpervizörü kata davet ettim ve tutanak tutturdum. Odamızın yazılmadığı görev dağıtım kağıdının da resmini gösterdim. Süpervizör hatayı fark edince görevli hemşirelerden birini bize tayin etti. Aynı gece saat 03.00 sularında eşimde beklenen atak geldi ve sağ yüzünde kaymalar oldu. Ancak bize verilen hemşire 1.5 aylık olduğu için müdahale edemedi. Hastane sorumlusu süpervizör de müdahale edemedi. Doktorlarımıza ulaştılar. Bizde eşimi uyuyup sabah olmasını bekledik. 7 hemşire hakkında suç duyurusunda bulunup tedaviyi engellemeye çalıştıkları için uzaklaştırma talep ettim. O günden sonra da eşimin yattığı odasının kapısında kendi özel korumalarımı 24 saat beklettim. Tedavi görmek için gittiğimiz özel hastanede biz hastamızı hastane çalışanlarından ve doktorlardan korumak zorunda kaldık. Hastamızı hastane çalışanlarından koruyamayan hastane yönetimi ne başhemşireye karşı ne de diğer hemşireler hakkında bir işlem yapmadı. Hastane çalışanlarla ilgili bir işlem yapmayınca biz de soluğu savcılıkta aldık’’ şeklinde konuştu.
HEMŞİRELERE BASKI YAPILDI!
Avukat Muhammed Fatih Taşçı, Gökçe Taylan Müzeeino’nun tedavisini engelleyen hemşirelerle ilgili Büyükçekmece Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda şu ifadelere yer verildi; ‘’Başhemşire olan görev yapan Emine Türk’ün müvekkil ile ilgilenmemesi yönünde diğer hemşirelere baskıda bulunmaktadır. 13. Katta yatan müvekkilimin hemşirelerini belirleme görevi Emine Türk ve Deniz Çelenk te olduğu ancak bu kişilerin hemşire görevlendirilmediği ve diğer hemşirelerinde müvekkille ilgilenmemesi yönünde baskı yapmaktadırlar. Müvekkil söz konusu hastanede aylardır yatarak tedavi görmektedir. Uygulanan yanlış tedavi yöntemleri nedeniyle müvekkilin şifa ile taburcu süreci sürekli uzamaktadır. Müvekkile uygulanan hatalı tedavi yöntemleri ve şüpheli hemşirelerin müvekkilin tedavisini aksatacak ve müvekkilin can güvenliğini tehlikeye atacak eylemleri nedeniyle müvekkil zarar görmektedir’’ dedi.
SAVCILIK BAKANLIKTAN SORUŞTURMA İZNİ İSTEDİ!
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, 10 Mayıs 2024 tarihinde Sağlık Bakanlığı Mesleki Sorumluluk Kurulu’na bir yazı yazarak adları geçen hemşireler için soruşturma izni verilmesini talep etti. Yazının sonuç kısmında özetle, ‘’ 4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri Yargılanması Hakkında Kanunun 3 ve 6. maddeleri gereğince görevlendirilecek muhakkik personel tarafından ön inceleme yapılması ve yapılan ön inceleme sonucunda; Soruşturma izni verilmesi durumunda, kararın, haklarında soruşturma izni verilenlere tebliği ile tebliğden itibaren 10 günlük itiraz süresinin beklenmesi, Soruşturma izni verilmemesi halinde ise buna dair kararın ekleriyle birlikte müştekisine ve Başsavcılığımıza tebliğe çıkarılması’’ ifadelerine yer verildi.