HAM HAM DANSI
Ham ham; gözleri aç, gönülleri kıraç, sözleri yalan işleri talan olan orta hatta ileri yaştakilerin oynadıkları bir danstır. Kravatlı kravatsız, yularlı yularsız, ama her biri ötekinden arsız bilumum omurgasız bir o kadar da duyarsız insan kılığına bürünmüş yaratıkların tangosudur Ham ham.
Tamtam eşliğinde oynanan bu oyunun en gözde olanı maskelisidir. Çok yüzlü, kem sözlü kişilerin icra-i sanat(!) ettikleri bu oyunda yüzlerin her biri ayrı renk ve desende maskelerle gizlenir. Ham ham oyuncuları, bir taraftan hemcinslerine ahlak dersi verirken diğer taraftan kaşla göz arasında “malı götürme” sanatının inceliklerini sergilerler. Öyle ki camiye halı bağışlamak amacıyla gider; ancak insanların gözünün içine baka baka caminin halılarını yürütürler. Ar damarı çatlamış bu tiplerin marifetleri karşısında iblis dahi iblisliğinden utanarak şapka çıkarır.
Gücün ve güçlünün himayelerinde el etek öperek yükselen, güçlendiğini anlayınca da güçsüzlerin üzerlerinde tepinen bukalemun kılıklı bu yaratıklar, her ipte oynarlar. En başarılı oldukları sahalardan biri siyasettir. Oynadıkları alan değişse de otoparklarına özel tasarımlı, renkleri siyah, koltukları alttan ısıtmalı Mercedes’ten başka araç park ettirmezler.
Haram su ile beslenen, kökleri haset ve kin, gövdesi takiye, dalları ayrıştırma ve ötekileştirme, meyvesi rant olan ham ham ağacının gölgesinde gölgelenen bu dansçılar, danslarını yine bu ham ham ağacının çevresinde yaparlar. Tüyü bitmemiş yetim hakkının yiyicisi, alın teri sömürücüsü “devletin malı deniz götürmeyen keriz”, deyicisi; yerine göre dindar; gerçekte tepeden tırnağa kindar, yapmacıktan kibar; damarına basıldığında içinin pisliği diline vuran bu küfürdarların ortak özellikleri korkularıdır. Su buharlaşır da gökyüzünde bulut oluverir bana gölge ederse, diyerek kendi mecrasında akan sudan dahi nem kapan bu tabansızlar; korktukları için koruma orduları ile gezerler. İnanır gözükseler de Allah’a güvenmezler. Lüks ve israf düşkünü, surat pişkini, cüzdan şişkini bu zevatı, at ile it altıncı hisleri ile tanıdığından yanına yaklaştırmaz. Ham hamcılar, dünyalıklarına yenidünyalık katmak için bir yandan gemiciklerini liman liman dolaştırırken diğer yandan da “ben olmazsam nice olur sizin haliniz?”, diyerek kendilerini önemsetmeye çalışırlar.
Ham ham, dansına gelince; bu dans, şarkı söylenerek oynanır. Birbirlerini zerre miskal sevmeyen; ancak çıkarları için sırt sırta veren oyuncuların kolları ileride, avuç içleri yere doğrudur. Arada eller gökyüzüne kaldırılır; “Allah, Allah!” denilerek, işlenen cürümlerin Allah(CC) için işlendiğine Allah(CC), şahit gösterilir. Oyunun en can alıcı bölümü yalandan da olsa transa geçilen bölümüdür. Gözler mağduriyet soğanının acısı ile nemlendirilir, gövdeler sağa sola sallanır, sağ ayak yerde sabit, sol ayak art arda üçer defa olmak üzere tam otuz dokuz defa yere hırsla vurulur. Direnmeyi ve kalıcılığı vurgulayan bu hâl, o kadar çok tekrar edilir ki bunları huşu içerisinde seyreden kitap özürlüler. salâvat getirirler.
Ham hamcılar, kendilerine alkış tutmayanları illet ve zillet olarak nitelendirirler. Bakiliği; mal ve makam kalıcılığı olarak tanımlayan bu gafillerin en çok korktukları şey de halkın uyanmasıdır. O nedenle halkı uyutmak için başta eğitim olmak üzere her türlü argümana dört elle sarılırlar. Ham hamcıların şeytani ve hurefei kıvırtmalarına tempo tutanlar, her ne kadar ağızlarının suyu aksa da alkışlamaktan geri durmazlar. İslam dinini kendi çıkar ve çirkinlikleri için zaman ve mekân tanımadan fütursuzca kullanan bu münafıkların söyledikleri şarkının sözleri, adeta kendilerini özetler mahiyettedir. Hamham şarkısını sözleri şöyledir.
Bu ülke bana göre
Dinlemem ahlak töre
Ham ham eder yutarım
Göğsümü gere gere
Mahkemeler sol/sa
Polis ebem olsa
Ben cüzdanı neyleyim
Kutularım dolmazsa
Koyunlarım me me
Atma topu kaleme
Hırsızsa benim hırsızım
Çaldığından kime ne
Mahkemeler sol/sa
Savcı ebem olsa
Kutuları neyleyim
Kasalarım dolmazsa
Ortada oval masa
Yanında yedi kasa
Çıkarıma bakarım
Tanımam kural yasa
Mahkemeler sol/sa
Hâkim ebem olsa
Kasaları neyleyim
Odalarım dolmazsa
Kumpaslara kumpas
Rakiplerim pas pas
Hadi göster elini
Bak bendeki kare as
Mahkemeler sol/sa
Yargı ebem olsa
Odaları neyleyim
Evim para dolmazsa
Bak havada yelpaze
Suyu soğutur küze
Hadi alkışlayın ki
Artığım düşe size
Mahkemeler sol/sa
Hukuk ebem olsa
Evde para neyleyim
Bankalarım dolmazsa
Hadi başla hop hop
Kimde kaldı altıntop
Ağzın suyu akmasın
Yala sen de lolipop
Mahkemeler sol/sa
İmam ebem olsa
Gözüm açık giderim
Dünya benim olmazsa