Gündem

Günün Özeti (14.02.2025 Cuma)

14.02.2025 Cuma tarihinin öne çıkan gelişmelerinden derlediğimiz "Günün Özeti (14.02.2025 Cuma)” başlıklı videomuz ile siz de yoğun gündeme sadece dakikalarınızı ayırarak hakim olabilirsiniz.

Loading...

Abone Ol

1) Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Trump’ın Gazze planına tepki: Tehciri kabul etmek vahşet olur

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin yanlış hesap yaptığını belirterek, "Bu coğrafyanın tarihini, değerlerini, birikimini hiçe sayan bir yaklaşım içinde olmamak gerekir. Bu coğrafyada çekilen acılar yokmuş gibi davranmak, ABD'ye bir şey kazandırmaz. Siyonistlerin yalanlarına, itibar edip bu coğrafyanın ayarlarıyla oynamak mevcut yaraları kanatmaktan başka bir işe yaramaz. Bu yol yanlış bir yol." dedi.

"GAZZE İÇİMİZDE BİR YARA"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam dünyasının Gazze konusunda toplu bir adım atmadığını vurguladı:

"Gazze bizim yüreğimizde bir sızı. Gazze içimizde bir yara. O sızıyı dindirmek, o yarayı kapatmak için canla başla çalışıyoruz, çalışmak durumundayız. Maalesef İslam dünyası hala bu konuda toplu bir adım atamadı. Yürekler toplu vursun diye beklerken, bunu sağlayamadık. Bu konudaki eksikliklerimizi gidermek, yüklerimizden kurtulmak, bagajlarımızı da boşaltmak zorundayız. Gazze’de yaşananları hep beraber gördük, gördünüz. İşte bu akşam televizyon ekranlarında bir şey dikkatimi çekti. Katar iş makinelerini Gazze’ye gönderiyor. Büyük ihtimalle bu iş makinelerini herhalde Mısır'dan satın aldılar. Bu iş makinelerini Gazze'ye aktarıyorlar. Oradaki hafriyatları iş makineleriyle herhalde derleyip toparlayacaklar."

Cumhurbaşkanı Erdoğani Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile yaptığı görüşmeye de değindi:

"Suriye'de de iş makinelerine ciddi manada ihtiyaç var. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’yla yaptığımız görüşmede de bunları konuştuk. Onların da talebi bizden bu. Dışişleri Bakanımız, İstihbarat Başkanımız onlar da oraya gittiklerinde aynı durumu tespit ettiler. Yoğun bir şekilde iş makinelerine ihtiyaç var ve bu iş makineleriyle oradaki bütün o hafriyatları kaldıralım, ondan sonra da süratle yeniden inşa ve ihya çalışmalarına Suriye’de ve Gazze’de başlayalım. Oradaki zalimler malum, din dil ırk fark etmeksizin acımaksızın oradaki insanların üzerlerine yürüyorlar."

"DİN MESELESİ AYIRICI ETKEN OLUYOR"

Netanyahu’nun son Amerika seyahatine ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bütün bu olayların sonunda bakıyorsunuz ki, yine ortada din meselesi ciddi manada ayırıcı bir etken oluyor." dedi:

" 'Ateşkes yapıldı' denilmesine rağmen ortada hala ateşkese dair bir emare göremiyoruz. Şimdi, beşinci safhanın adımı atılacak. Bu beşinci safhada acaba durum ne olacak? Biz onu da izliyoruz. Temennimiz, beklentimiz odur ki beşinci safhada hiç olmazsa bu ateşkes olması gerektiği gibi, sağlam bir şekilde sağlansın. Birleşmiş Milletler’den beklediğimiz bu. Dün gece ABD Başkanı Donald Trump'ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile 1,5 saatlik görüşmesinin neticesi ne olacak, bunu da özellikle bekliyoruz. Bu görüşmeden inşallah iyi niyetle beklediğimiz bir netice alınabilirse, o zaman dünya çok daha farklı bir adımı atmış olur. "

"TRUMP’UN SEÇİMDEN ÖNCE VERDİĞİ VAADİ YERİNE GETİRMESİNİ BEKLİYORUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump'ın Gazze’ye yönelik açıklamalarını değerlendirdi:

"ABD maalesef bölgemizle ilgili yanlış bir hesap yapıyor. Bu coğrafyanın tarihini, değerlerini, birikimini hiçe sayan bir yaklaşım içinde olmamak gerekir. Bu coğrafyada çekilen acılar yokmuş gibi davranmak, ABD'ye bir şey kazandırmaz. Siyonistlerin yalanlarına, itibar edip bu coğrafyanın ayarlarıyla oynamak mevcut yaraları kanatmaktan başka bir işe yaramaz. Bu yol yanlış bir yol. Ülkesinde hala hakkındaki yargı süreci devam eden Netanyahu’nun söylediklerine inanmak, bölgeyi kana bulamaktan başka bir işe yaramıyor. Bunu da çok açık net gördük. Bu özlenen barışı getirmez, aksine çatışmaları daha da derinleştirir, kanı ve gözyaşını artırır. İsrail için, kendi çıkarından daha önemli bir şey yoktur. Tarihe bakın, kendilerine devlet kurduran ülkelerle dahi bunlar ters düştü.

Sayın Trump’tan seçimden önce verdiği vaadi yerine getirmesini bekliyoruz. Yeni bir savaşı değil, barışı inşa edecek adımlar atmalıdır. Bu bölgede ‘ben yaptım oldu’ yaklaşımına yer yoktur. Gazze'deki durum gerçekten son derece hassas ve karmaşık bir noktada. Gazze'de yaşananlar, uluslararası hukuk ve insan hakları açısından büyük tepkilere yol açmaktadır. Bu konuda adil bir çözüm arayışı her zaman ön planda olmalıdır. Filistin halkının, korunması ve adil bir çözüm bulunması açısından hakkaniyetli bir yaklaşım, bizim için çok çok önemli. Türkiye her zaman Filistin'in haklarını savunmuş ve uluslararası arenada bu meseleye dikkat çekmiştir. Sağlanan ateşkeslerde Türkiye'nin çabaları inkar edilemez. Tüm bu çabalar ortadayken, Gazze ve Filistin konusunda hakkaniyetli bir çözüme ulaşmak amacıyla stratejiler de geliştirilebilir. Bu adımlar ancak Filistin halkının benimseyeceği ve gerçekten adil bir çözüm önerileceği koşullar altında atılabilir. Gazze'deki soykırımın sona ermesi ve kalıcı bir barış için tüm ülkelerin iş birliği yapması, sağduyu ile hareket etmesi gerekmektedir. Kalıcı bir barışı sağlamak için uluslararası toplumun ve özellikle büyük güçlerin yapıcı bir tutum sergilemesi çok önemli.

Barışa giden yolda her türlü iş birliği ve strateji olumlu bir adım olarak değerlendirilse de esas olan Filistin halkının haklarının korunması ve onlara adil bir yaşam sunulmasıdır. Ancak süreç ‘kıyamet kopsun’ gibi ifadelerle ve katil Netanyahu’nun hayallerini süsleyen, Gazzelilerin sürgün edilmesi gibi yanlış planlarla sağlıklı bir şekilde ilerleyemez. Gazze'den Filistin halkının çıkarılması kabul edilemez. Hiçbir Müslüman ülkenin kabul etmeyeceği bu plan Gazze ve Filistin halkının haklarını hiçe saymaktadır. Bu tür bir yaklaşım uzun vadeli kalıcı barışın sağlanmasına katkı sağlamaz, aksine çatışmaları körükler. Uluslararası toplumun, insan haklarını ve insani yardımı gözetmek yerine siyasi hesaplarla hareket etmesi bu bölgedeki krizleri de derinleştirir. Bütün bu yaraların onarılması da 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin Devleti'nin varlığının kabulüyle mümkündür. Gerçek bir barış, ancak her iki tarafın da haklarının tanındığı, eşitlik ve adaletin sağlandığı bir temel üzerinde inşa edilmelidir. Bu temel üzerine inşa edilecek her türlü barışa yönelik stratejiye ortak oluruz."

"TEHCİRİ KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİL. BU TAMAMEN BİR VAHŞET OLUR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ve İsrail'in tehcir açıklamalarına tepki gösterdi:

"Özellikle bu tehciri kabul etmek mümkün değil. Bu tamamen bir vahşet olur. Buna yönelik de zaten dünya siyasetinde vicdan sahibi, gerçekten olumlu yaklaşım içerisinde olanlar hep bunu söylüyorlar. Dünya, gür bir sesle “barış ve kardeşlik” dediği müddetçe o savaş çıkmaz. İsrail ise bölgesel savaşı istemeye devam edecektir ancak bu onların yararına olmayacaktır. Kandan ve gözyaşından beslenen bir yönetim şu anda İsrail'de işbaşında. Gazze'de son İsrail katliamları başladığı günlerde koşa koşa İsrail'in yanında yer almaya çalışanların bugün gerçeği görmeye başladığını da gözlemliyoruz.

Zalimlerin en karakteristik özelliği açık söyleyeyim korkak olmalarıdır. Karşılarında güçlü bir irade gördüklerinde de bunlar sinerler. O güçlü iradenin oluştuğuna ben şahsen inanmak istiyorum. Toplumların vicdanı, liderlerin kararlılığı ile birleşmeli ve bu zalimler inşallah kaçacak yer aramalıdır. Biz bunu sağlamak için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Çelikten irademizi yok etme kudreti Allah'ın izniyle kimsede yoktur. Bu saate kadar Hamas'ın verdiği sözlere sadık kalarak süreci ilerlettiğini de açık net görüyoruz. Burada her zaman olduğu gibi sözüne güvenilmeyen taraf İsrail yönetimidir.

"GAZZE'DEN GELEN ESİR TAKASI GÖRÜNTÜLERİ HAMAS'IN PSİKOLOJİK OLARAK GÜÇLÜ OLDUĞUNU GÖSTERİYOR"

İsrail ordusunun çekildiği bölgelerde Filistinlilere ait evleri yıktığı, arazileri kullanılamaz hale getirdiğini biliyoruz. Gazze'de ateşkes devam ederken İsrail'e ait insansız hava aracının Gazze şeridinin güneyindeki Refah kentinin doğusunu bombaladığı ve bir Filistinlinin şehit olduğunu da biliyoruz. Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in 19 Ocak'ta varılan ateşkes anlaşmasından bu yana Gazze şeridinde doğrudan düzenlediği saldırılarda 92 Filistinlinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Tüm bunlar İsrail yönetiminin ateşkesi kalıcı hale getirmek amacında olmadığını bize açık ve net gösteriyor.

Amerika’nın cesaretlendirmesiyle yeni ve daha büyük bir katliam stratejisi gütmesi, İsrail'in de daha büyük kayıplar vermesine sebep olacaktır. 15 aydır ağır abluka ve bombardıman altındaki Gazze'den gelen esir takası görüntüleri Hamas'ın psikolojik olarak güçlü olduğunu gösteriyor. ABD yönetimi de İsrail yönetimini bilmiyorum daha ne kadar şımartır. ABD halkı ülke ekonomilerinde kara bir delik olan İsrail'in savaş maliyetini daha ne kadar üstlenir bunu da göreceğiz. Esir takası sonrası yaşanacak olası gelişmeler dikkatle izlenmeli ve barış için yeniden bir araya gelme çabaları sürdürülmelidir. Gazze'deki durum oldukça hassas ve her durumda gerginliğin artma riski bulunmaktadır. Bu nedenle her iki tarafın da sağduyuyla hareket etmesi ve barışçıl yollar araması büyük önem taşımaktadır."

2) TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında soruşturma başlatıldı

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında, "Yargıyı etkileme ve gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" gerekçesiyle soruşturma başlatıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, TÜSİAD YİK Başkanı Aras'ın 13 Şubat'taki dernek genel kurulunda yaptığı konuşmada bazı soruşturma ve kovuşturmalar hakkında yargıyı telkin ve yönlendirme içerikli ifadeler kullandığını tespit etti.

Başsavcılık, Aras'ın ifadelerinin, gerçeğe aykırı ve kamu barışını bozmaya elverişli nitelikte olduğunu değerlendirerek "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ve "gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma" suçlarından resen soruşturma başlattı.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) olağan genel kurul toplantısında gerçekleştirilen sunumda, "Politik hayatta olağanüstü olaylar" başlıklı slaytta; politikacılar, iş insanları ve gazetecilere yönelik yargı süreçlerine dikkat çekilerek "Sorgulanıyor, Tutuklanıyor" ifadeleri kullanıldı. Slaytta ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) ihraç edilen teğmenler de "Ordudan ihraç ediliyor" ifadesiyle işaretlendi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras da yaptığı konuşmada, son haftalarda politik hayatta olağanüstü olayların yaşandığını belirterek, "Seçilmiş belediye başkanları görevden alınıyor, yerlerine kayyım atanıyor. Bir siyasi parti lideri hakkında önce soruşturma başlatılıyor, sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Birçok sanatçının menajerliğini yapan bir iş kadını hakkında önce soruşturma başlatılıyor, sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor" ifadelerini kullandı. Aras, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki davalara da dikkati çekerek, "Bir büyükşehir belediye başkanı hakkında, yaptığı konuşmalar nedeniyle basın toplantısından dakikalar sonra soruşturmalar açılıyor. Bilirkişi görüşmesini yayınlayan gazeteciler gözaltına alınıyor, genel yayın yönetmeni tutuklanıyor" İfadelerini kullanmıştı.

3) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli taburcu edildi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tedavi gördüğü hastaneden taburcu edildi. MHP'den yapılan açıklamada kalp kapakçığı operasyonu geçiren Devlet Bahçeli'nin kısa sürede mesaiye başlayacağı belirtildi.

MHP Genel Başkanı Özel Kalem Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; "MHP Genel Başkanı Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, 4 Şubat 2025 Tarihinde Kocaeli Gebze’de bulunan Anadolu Sağlık Merkezine daha önce planlanmış tetkik, tahlil ve chek-up yapılmak üzere giriş yapılmış olup, tetkitler sonucunda daha önce yapılmış olan kalp kapakçığında sorun meydana geldiği gözlemlenerek başarılı bir kalp kapakçığı girişimsel operasyonu geçirmiştir.

HASTANE ÇALIŞANLARINA TEŞEKKÜR

Hastane yatışından tedavi süreci tamamlanmasına kadar başta hastane sahibi Tuncay Özilhan Beyefendi Olmak Üzere Anadolu Sağlık Merkezinin çok kıymetli doktorları, hemşireleri ve özveriyle hizmet eden tüm çalışanlarına teşekkürlerimizi sunuyoruz.

“KISA SÜRE İÇİNDE MESAİSİNE BAŞLAYACAK”

14 Şubat 2025 tarihi itibarıyla sayın genel başkanımızın hastanedeki tedavi süreci tamamlanmış olup bugün itibariyle taburcu olarak Ankara’ya geçmiş bulunmaktadır. Bundan sonraki tedavi süreci nekahat dönemi olmak kaydıyla doktorların tayin edeceği kısa bir zaman zarfında yüce Allah’ın İzniyle mesaisine başlayacaktır."

4) PKK/KCK'nın Fransa yapılanmasında yer alan terörist Medeni Altundere İstanbul'da yakalandı

Milli İstihbarat Teşkilatı ve İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nün ortak operasyonunda, terör örgütü PKK/KCK'nın Fransa yapılanmasında yer alan Medeni Altundere İstanbul'da yakalandı.

Milli İstihbarat Teşkilatı ve İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü, düzenlediği ortak operasyon ile terör örgütü PKK/KCK’nın Fransa yapılanmasında yer alan Medeni Altundere’yi İstanbul’da kıskıvrak yakaladı.

MİT UZUN SÜREDİR TAKİP EDİYORDU
Uzun süredir MİT’in takibi altında olan Medeni Altundere’nin, örgütün Fransa yapılanmasında propaganda faaliyetlerinde bulunduğu tespit edildi.

PKK/KCK ADINA GERÇEKLEŞTİRİLEN EYLEMLERE KATILDI
Altundere’nin, Fransa ve Almanya’da PKK/KCK adına gerçekleştirilen eylem, etkinlik ve terörist cenazelerine aktif katılım sağladığı belirlendi.

MİT VE İSTANBUL EMNİYETİ'NDEN ORTAK OPERASYON
İstanbul’da olduğu tespit edilen PKK/KCK’lı Altundere, MİT ve İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nün ortak operasyonu ile gözaltına alındı. ALTUNDERE, sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.

5) Ukrayna lideri Zelenskiy: Rusya, Çernobil santralini vurdu

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Rus güçlerinin Çernobil Nükleer Santrali'nin radyasyon sığınağını vurduğunu açıkladı. Zelenski, saldırıda büyük zararın meydana geldiğini açıkladı.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Rus insansız hava aracının (İHA) gece boyunca Çernobil Nükleer Santrali'ndekı̇ radyasyon sığınağını vurduğunu duyurdu.

Zelenski, ilk değerlendirmelerin sonrasında saldırının sığınağa önemli ölçüde zarar verdiğini dile getirdi.

Ukrayna lideri, Rus İHA'sının santralde tahrip olan güç ünitesinin sığınağını vurduğunu ve bunun yangına sebep olduğunu açıkladı.

Zelenski, radyasyon seviyelerinin bu sabah itibarıyla artmadığını belirtti.

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy sosyal medyadan yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;

"Dün gece, yüksek patlayıcı başlıklı bir Rus saldırı uçağı, Çernobil Nükleer Santrali'nin yıkılan 4. güç ünitesinde dünyayı radyasyondan koruyan sığınağı vurdu.

Bu sığınak Ukrayna tarafından Avrupa ve dünyadaki diğer ülkelerle birlikte, Amerika ile birlikte inşa edildi.

Dünyada bu tür yerlere saldıran, nükleer santralleri işgal eden ve sonuçları hiç düşünmeden savaş açan tek ülke bugünün Rusya'sıdır. Bu, tüm dünya için bir terör tehdididir.

Çernobil Nükleer Santrali'ndeki sığınak bu drone tarafından hasar gördü. Yangın söndürüldü. Şu an itibariyle radyasyon seviyeleri artmadı ve sürekli izleniyor.

İlk değerlendirmelere göre sığınaktaki hasar önemli.

Rusya her gece Ukrayna'nın altyapısına ve şehirlerine bu tür saldırılar düzenliyor. Rusya ordusunu genişletmeye devam ediyor ve dengesiz, insanlık karşıtı devlet söyleminde hiçbir değişiklik göstermiyor.

Bu, Putin'in kesinlikle müzakerelere hazırlanmadığı anlamına geliyor - dünyayı aldatmaya devam etmeye hazırlanıyor. Bu yüzden hayata değer veren herkesin birleşik baskısı olmalı - saldırgana baskı. Rusya eylemlerinden sorumlu tutulmalıdır."

6)  ABD'li general Guillot, Meksika sınırına ilave birlikler konuşlandırılacağını söyledi

ABD Kuzey Amerika Havacılık Savunma ve Kuzey Kuvvetleri Komutanı General Gregory M. Guillot, karteller ve düzensiz göçmenlerle mücadele kapsamında Meksika sınırına ilave birliklerin gönderileceğini açıkladı.

Senato Komitesi'nde yapılacak bütçe görüşmesi öncesinde değerlendirmelerde bulunan Guillot, Meksika sınırındaki kartel faaliyetlerinin ABD’nin toprak bütünlüğüne ve vatandaşlarının güvenliğine tehdit oluşturduğunu belirtti. Bu çerçevede, güney sınırında görev yapan asker sayısının artırılmasının beklendiğini ifade etti.

Guillot, ABD’nin "Amerika Körfezi"nde henüz bir uçak gemisi bulunmadığını, ancak Sahil Güvenlik güçleriyle koordineli çalışacak ek kuvvetlere ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Ayrıca, Meksikalı uyuşturucu kartellerinin faaliyetlerini izlemek amacıyla havadan gözetleme operasyonlarının artırıldığını bildirdi.

Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve başlamasının ardından Savunma Bakanlığının (Pentagon) sınıra 1600 askeri birlik konuşlandırdığı, buna ek olarak yaklaşık 500 deniz piyadesinin düzensiz göçmenlerin tutulduğu Küba’daki Guantanamo Körfezi’nde görevlendirilmesine yönelik karar alındığı biliniyor.

Bu asker sevkiyatının tamamlanmasıyla, 20 Ocak'ta göreve başlayan Trump hükümeti döneminde ABD sınır güvenliğini desteklemek amacıyla görevlendirilen ek asker sayısının yaklaşık 3 bin 600’e ulaşması bekleniyor.

Trump, 20 Ocak'ta Beyaz Saray'da imzaladığı kararnameyle Meksika Körfezi’nin adının "Amerika Körfezi" olarak değiştirilmesi talimatını vermişti.

7) Pakistan'da meydana gelen patlamada en az 11 kişi hayatını kaybetti

Pakistan'ın Belucistan eyaletinde kömür madencilerini taşıyan aracın geçişi sırasında önceden yola döşenen bir patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu 11 kişi hayatını kaybetti. 6 kişi ise yaralandı.

Pakistan'ın Belucistan eyaletine bağlı Harnai'de önceden yola döşenen bir patlayıcı, 17 kömür madencisini taşıyan aracın geçişi sırasında infilak ettirildi.

Bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

11 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ, 6 KİŞİ YARALANDI

Yetkililer, 11 kişinin hayatını kaybettiğini, 6 kişinin de yaralandığını açıkladı. Saldırıyı henüz üstlenen olmadı.

AYAKLANMALAR DEVAM EDİYOR

İran ve Afganistan'la sınırı olan mineral zengini Belucistan, ayrılıkçı etnik Beluç grupların ayaklanmasına sık sık sahne oluyor.