Dünya

Gizli "Kurban Cemaati": Gönüllü intihar ritüelleriyle korkutuyor

Irak’ta ortaya çıkan ve hızla yayılan gizli bir Şii grup, üyeleri arasında gönüllü intihar ritüelleri düzenleyerek hem dini çevreleri hem de güvenlik güçlerini alarma geçirdi. "Kurban Cemaati" olarak anılan bu yapı, inanç sistemleri ve eylemleriyle büyük tartışmalara yol açıyor.

Abone Ol

Irak, yıllardır çeşitli güvenlik tehditleriyle karşı karşıya olsa da son üç yıldır oldukça sıra dışı bir durumla mücadele ediyor. Güney vilayetlerinde hızla yayılan gizli bir Şii tarikat, üyeleri arasında "gönüllü intihar" ritüelleri düzenleyerek hem dini çevreleri hem de güvenlik güçlerini alarma geçirdi. Yetkililer, bu grubu ve faaliyetlerini aydınlatmak için kapsamlı bir soruşturma yürütüyor.

Bu grup özellikle Irak’ın orta ve güney bölgelerinde yaygınlaşırken, Şii lider Mukteda es-Sadr, İran’dan cemaatin kaçan üyelerinin Irak’a teslim edilmesini talep etti.

Sadr, bu yapıyı "sapkın" olarak nitelendirerek, toplumsal ve inançsal yozlaşmanın bir sonucu olduğunu ifade etti. Ayrıca, cemaatin dünyevi menfaatler peşinde koştuğunu ve dini değerleri istismar ettiğini belirtti.

Kurban Cemaati Nedir?

Kurban Cemaati, yaklaşık üç yıl önce Irak’ın güneyindeki Zikar vilayetinin merkezi Nasıriye’de ortaya çıktı ve kısa sürede diğer güney vilayetlerine yayıldı.

Cemaatin lideri bilinmiyor, dini otoritesi açıklanmıyor ve finansal kaynakları belirsiz. İnanç sistemleri yalnızca Allah’a odaklanırken, Hazreti Ali'yi İslam toplumunun yegâne önderi olarak kabul ediyor, ancak Hazreti Muhammed’in peygamberliğini reddediyorlar. Geleneksel İslam öğretilerini benimsemeyen grup, kendine özgü ritüeller geliştirerek farklı bir dini anlayış oluşturdu.

Bazı yerel haber kaynakları, cemaatin Hazreti Ali’yi ilahlaştırdığı için "Alaviyye" (Ala'iyye) ismiyle anıldığını iddia ederken, diğerleri bu grubun sadece Hazreti Ali’ye duydukları aşırı sevgi nedeniyle kendilerini kurban ettiklerini öne sürüyor.

Güvenlik uzmanı Dr. Muhelled Hazım, bu yapıyı "en sıra dışı dini gruplardan biri" olarak tanımlıyor. Ona göre cemaat, Hazreti Ali’ye yakınlaşmak amacıyla kendilerini "kurban" ederek intihar ediyor.

Bu inanç doğrultusunda grup üyeleri arasında kura çekiliyor ve seçilen kişi, kendi hayatına son vermekle yükümlü oluyor. Bu tür ritüeller özellikle hicri takvime göre Muharrem ayında, Kerbela'da Hazreti Hüseyin’in şehit edilmesini anma etkinlikleri sırasında yoğunlaşıyor.

Cemaat hakkında bilgi az ve faaliyetleri son derece gizli yürütülüyor. Ancak uzmanlar, bu grubun temel inançlarının, Şii inancındaki "Mehdi’nin zuhurunu hızlandırma" fikriyle bağlantılı olduğunu düşünüyor. Kurban Cemaati'nin Mehdi’nin gelişini hızlandırmak adına intiharı teşvik ettiğine dair değerlendirmeler yapılıyor.

Antropolog Alaa Hamid, bu grubun, Şii inancında Mehdi’nin gelişini bekleme anlayışını radikal bir şekilde yorumladığını söylüyor. Şii gelenekte "bekleyiş" iki şekilde yorumlanır:

Pozitif Bekleyiş – Toplumu ıslah ederek ve iyiliği yayarak Mehdi’nin gelişine zemin hazırlamak.
Negatif Bekleyiş – Mehdi’nin gelişini hızlandırmak için belirli ritüeller ve eylemler gerçekleştirmek.

Hamid, Kurban Cemaati'nin bu iki yaklaşımı birleştiren, ancak mantıksal olarak çelişkili bir yol izlediğini belirtiyor: Cemaat hem Mehdi’nin gelişini hızlandırmak istiyor hem de bunu yaparken kendilerini feda ederek yok oluyorlar.

İran’a Kaçan Cemaat Liderleri İçin Teslim Talebi

Mukteda es-Sadr, hükümeti Kurban Cemaati’ne karşı sert önlemler almaya çağırdı ve halktan, cemaat üyelerini yetkililere ihbar etmelerini istedi. Ayrıca, grubun dış destek aldığını iddia ederek İran’a kaçan üyelerinin Irak’a teslim edilmesi gerektiğini vurguladı.

Bu açıklamalar, cemaat liderlerinden bazılarının İran’a kaçtığı yönündeki haberleri güçlendirdi. Kaçanlar arasında grubun kurucusu ve lideri olduğu belirtilen Abdul Ali el-Hasani de bulunuyor. "Mevla" olarak anılan Hasani'nin, şu anda İran’ın Meşhed kentinde yaşadığı iddia ediliyor.

Irak güvenlik güçleri, cemaatin faaliyetlerini engellemek için operasyonlarını sıklaştırdı. Güvenlik uzmanı Muhelled Hazım, bu tür yapıların genellikle Irak’ın orta ve güney vilayetlerinde gizlice faaliyet gösterdiğini, İran’daki bazı yapılarla bağlantılarının bulunduğunu ve üyelerinin sürekli olarak iki ülke arasında hareket ettiğini söylüyor.

Siyasi analist Ahmed Kenani, İran’ın bu gruba verdiği desteğin gelecekte farklı amaçlarla kullanılabileceğini belirtiyor. Ona göre, bu tür aşırı gruplar ilerleyen süreçte uyuyan hücreler oluşturabilir ve Irak’ta istikrarsızlık yaratabilir.

Güvenlik ve Toplumsal Tehdit

Kurban Cemaati, Irak güvenliği için önemli bir tehdit oluşturuyor. Geleneksel cemaat yapılarından farklı olarak, hücresel örgütlenme modeliyle hareket ediyorlar. Bu yüzden, bir üye yakalansa bile grubun diğer üyeleri hakkında bilgi sağlamak zorlaşıyor.

Irak güvenlik kaynaklarına göre cemaat, kapalı Telegram grupları üzerinden iletişim kuruyor. İntihar edecek kişi kura ile belirlendikten sonra, grup üyeleri belirlenen bir noktada bir araya gelerek dini dualar okuyor ve mumlar yakıyor. Daha sonra, seçilen kişi genellikle kendini asarak hayatına son veriyor.

Güvenlik uzmanı Muhelled Hazım, cemaatin büyümesi halinde hükümetin kontrolü kaybedebileceğini ve bunun toplumsal şiddete yol açabileceğini söylüyor. Aynı zamanda, bu cemaatin diğer dini gruplarla çatışmalara yol açabileceğini belirtiyor.

Bu yapıların, radikal fikirlerini yaymak için gençleri hedef aldığına dikkat çekiliyor. Özellikle eğitim seviyesi düşük ve ekonomik durumu kötü olan bölgelerde propaganda yaparak gençleri etkiliyorlar.

İntihar Vakaları Artıyor

Irak’ta intihar vakalarında ciddi bir artış yaşanıyor. Resmi verilere göre, son üç yılda 2.000’den fazla intihar vakası kaydedildi.

  • 2022: 1.073 intihar vakası
  • 2023: Yaklaşık 700 vaka
  • 2024 (ilk altı ay): 300 vaka

Özellikle Basra vilayetinde intihar vakaları dikkat çekici düzeyde arttı. 2024’ün ilk sekiz ayında 150 intihar ve intihar girişimi kaydedildi. Vakaların çoğunluğunu 18-35 yaş arasındaki gençler oluşturuyor.

Siyasi analist Wathik el-Cabiri’ye göre, bu gruplar Irak toplumundaki umutsuzluk ve adaletsizlik ortamını kullanarak taban kazanıyor. Ekonomik kriz, uyuşturucu bağımlılığı ve siyasi yozlaşma gibi faktörler, gençleri radikal gruplara yönlendiren unsurlar arasında yer alıyor.

Hükümetin, sadece güvenlik önlemleriyle değil, aynı zamanda toplumsal reformlarla bu tür aşırı hareketlerle mücadele etmesi gerektiği belirtiliyor. Kurban Cemaati gibi yapılar, kontrolsüz bırakılırsa Irak’ta yeni ve daha büyük güvenlik krizlerine yol açabilir.