Channel 12’ye yazdığı makalede Ziv, Esed rejiminin otoriter bir liderlik sergilemesine rağmen, İsrail’in güvenlik çıkarlarına daha uygun olduğunu ifade etti. Esed rejiminin zayıflaması veya çökmesi durumunda, DAEŞ ve diğer Selefi grupların İsrail sınırında bir tehdit haline gelebileceği uyarısında bulunan Ziv, "Esed rejiminin kontrol kaybı, Golan Tepeleri’nde bir terör cephesi oluşturabilir" dedi.
"SURİYE’DEKİ MUHALİFLERİN İLERLEYİŞİ BÖLGEYİ YENİDEN KARIŞTIRDI"
Ziv, Suriyeli muhaliflerin Halep ve diğer önemli bölgelerde ilerleyişinin, dört yıllık bir sakin dönemin ardından Suriye’de yeni bir güç mücadelesini başlattığını belirtti. Bu durumun, hem İran’ın hem de Rusya’nın bölgedeki müdahalelerini artırabileceğini ifade eden Ziv, "Rusya, Suriye’yi stratejik bir varlık olarak görüyor ve rejimi koruma niyetinde. Aynı zamanda İran, Suriye üzerindeki etkisini kaybetmemek için hızla müdahale edecektir" ifadelerine yer verdi.
"LÜBNAN’DA HİZBULLAH TEHDİDİ DEVAM EDİYOR"
Yazıda, Lübnan’daki mevcut durumun da İsrail açısından endişe verici olduğu vurgulandı. Ziv, Hizbullah’ın askeri olarak zayıflamış olmasına rağmen, ateşkes anlaşmasının örgütün yeniden yapılanmasını engelleyemeyeceğini belirtti.
"ASKERİ GÜÇ TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL"
Tümgeneral Ziv, İsrail’in bölgedeki tehditlere karşı sadece askeri güce dayanan bir strateji geliştirmesini eleştirdi. "Askeri başarılar tek başına kalıcı bir çözüm sağlamaz. Bölgesel istikrar için diplomasi ve uluslararası iş birliği şarttır" diyen Ziv, ABD, Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan ile güçlü bir koalisyon oluşturulması gerektiğini savundu.
"İSRAİL, STRATEJİK VİZYON EKSİKLİĞİ YAŞIYOR"
Ziv, mevcut İsrail hükümetinin uzun vadeli strateji geliştirme konusunda yetersiz olduğunu belirtti. "İsrail’in uluslararası alanda yalnızlaşması ve hükümetin kişisel ajandalara odaklanması, güvenlik çıkarlarını tehlikeye atıyor" diye ekledi.
Channel 12’de yayımlanan makale, İsrail’in bölgesel güvenlik tehditleri karşısında daha kapsamlı ve diplomatik bir strateji benimsemesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.
ÇÖKÜŞÜ İSRAİL’İN GÜVENLİĞİ İÇİN KÖTÜ HABER"
İsrail’in Channel 12 web sitesinde yayımlanan bir yazıda, Tümgeneral Israel Ziv, Beşşar Esed rejiminin olası çöküşünün bölgeyi daha istikrarsız hale getireceğini ve İsrail’in güvenliği açısından ciddi riskler barındıracağını belirtti.
"ESED REJİMİNİN ÇÖKÜŞÜ BÖLGESEL İSTİKRARSIZLIK YARATIR"
Channel 12’ye yazdığı makalede Ziv, Esed rejiminin otoriter bir liderlik sergilemesine rağmen, İsrail’in güvenlik çıkarlarına daha uygun olduğunu ifade etti. Esed rejiminin zayıflaması veya çökmesi durumunda, DAEŞ ve diğer Selefi grupların İsrail sınırında bir tehdit haline gelebileceği uyarısında bulunan Ziv, "Esed rejiminin kontrol kaybı, Golan Tepeleri’nde bir terör cephesi oluşturabilir" dedi.
"SURİYE’DEKİ MUHALİFLERİN İLERLEYİŞİ BÖLGEYİ YENİDEN KARIŞTIRDI"
Ziv, Suriyeli muhaliflerin Halep ve diğer önemli bölgelerde ilerleyişinin, dört yıllık bir sakin dönemin ardından Suriye’de yeni bir güç mücadelesini başlattığını belirtti. Bu durumun, hem İran’ın hem de Rusya’nın bölgedeki müdahalelerini artırabileceğini ifade eden Ziv, "Rusya, Suriye’yi stratejik bir varlık olarak görüyor ve rejimi koruma niyetinde. Aynı zamanda İran, Suriye üzerindeki etkisini kaybetmemek için hızla müdahale edecektir" ifadelerine yer verdi.
"LÜBNAN’DA HİZBULLAH TEHDİDİ DEVAM EDİYOR"
Yazıda, Lübnan’daki mevcut durumun da İsrail açısından endişe verici olduğu vurgulandı. Ziv, Hizbullah’ın askeri olarak zayıflamış olmasına rağmen, ateşkes anlaşmasının örgütün yeniden yapılanmasını engelleyemeyeceğini belirtti.
"ASKERİ GÜÇ TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL"
Tümgeneral Ziv, İsrail’in bölgedeki tehditlere karşı sadece askeri güce dayanan bir strateji geliştirmesini eleştirdi. "Askeri başarılar tek başına kalıcı bir çözüm sağlamaz. Bölgesel istikrar için diplomasi ve uluslararası iş birliği şarttır" diyen Ziv, ABD, Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan ile güçlü bir koalisyon oluşturulması gerektiğini savundu.
"İSRAİL, STRATEJİK VİZYON EKSİKLİĞİ YAŞIYOR"
Ziv, mevcut İsrail hükümetinin uzun vadeli strateji geliştirme konusunda yetersiz olduğunu belirtti. "İsrail’in uluslararası alanda yalnızlaşması ve hükümetin kişisel ajandalara odaklanması, güvenlik çıkarlarını tehlikeye atıyor" diye ekledi.