Malum olduğu üzere HDP PKK'nın düşük çocuğudur. HEP, DEP, HADEP, DEHAP, DTP, BDP'nin devamıdır. HDPKK'nın eskiden beri düşman uşağı, soykırım ocağı, katliam yuvası, Allahsız ve kitapsız, dinsiz ve imansız, Cami ve Kur'an yakıcısı, namaz ve ezanla aşağılıkça dalga geçen, çocuk ve kadın tecavüzcüsü olduğunu biliyorduk.
Malum olduğu üzere HDP PKK'nın düşük çocuğudur. HEP, DEP, HADEP, DEHAP, DTP, BDP'nin devamıdır.
HDPKK'nın eskiden beri düşman uşağı, soykırım ocağı, katliam yuvası, Allahsız ve kitapsız, dinsiz ve imansız, Cami ve Kur'an yakıcısı, namaz ve ezanla aşağılıkça dalga geçen, çocuk ve kadın tecavüzcüsü olduğunu biliyorduk. 40 yıldır 13, 15, 17 yaşlarında erkek ve kız çocuklarını kandırarak dağa kaçırdıklarını, taciz ve tecavüz ettiklerini, ölüme sürüp mayın eşşeği yaptıklarını, en küçük eleştiri yada bırakma girişiminde öldürdüklerini görüyorduk. İnsan, organ, silah ve uyuşturucu kaçakçısı olduğunu müşahade ediyorduk.
Son olarak geçtiğimiz hafta HDPKK Milletvekili M.Işık'ın eşini döve döve hasatanelik etmesi, yine diğer bir HDPKK Milletvekili T.Çelik'in bir kadına tecavüz etmesi ve konunun üzerini kapatmak için aşağılıkça tehdit ve şantaj yapması; bunların ne kadar vahşi, barbar, haydut, cani, katil, hırsız, diktatör, çocuk ve kadın tecavüzcüsü, kuzu postuna bürünmüş canavar olduklarının göstergesidir. Tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve tüm Türk Milleti bunların ne menem bir zillet ve illet olduklarını net bir şekilde bir kez daha gördü.
Ama her ne hikmetse evrensel hukukta suç ve cezaların bireyselligi ilkesine, bir evladın işlediği suçtan babanın sorumlu tutulamayacağı ve genelleme yapılamayacağı kriterine rağmen Ensar Vakfında bir aşşağlık ve alçağın işlediği bir suç yüzünden bütün Vakfı, dindarları tecavüzcü ilan eden; bütün yetkilileri, Aile Bakanlığını, Hükümeti bu işleri desteklemek ve suçluları korumak, olayların üzerini kapatmakla suçlayan irrasyonel budalalar sağır ve dilsizler, kulaklarının üzerlerine yatmaktalar.
Bu olayların kesilmemesinin nedenleri cezaların caydırıcı olmaması, köklü yargı reformunun gerçekleştirilememesi, idamın olmamasıdır.
Çözüm çok basit. Hasar bırakacak şekilde darp, sakatlık, dayak, taciz ve tecavüz suçlarında, indirimsiz, 24 yıl ağır hapis cezası; çocuk ve kadın tecavüz ve cinayetleri dahil her türlü kasten cinayetlerde, savaş ve yakın savaş, terör suçlarında mutlak idam cezasıdır.
Köklü ve keskin çözümler yerine basit, yüzeysel, geçici, ürkek ve çekingen yaklaşımlarla sonuca ve çözüme ulaşılamadığı gerçeği, insanlık tarihi tarafından ispatlanmıştır.
Tarih korkusuz ve reformcuların zafer kazandığının,
Ürkeklerin ise sefilce sililindiginin ve yok olduğunun ispatıdır.
Saygı ve selamlarımla…