Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında öğretmen adaylarına atama müjdesi vererek, "10 bini milli eğitim Akademisi’ne olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini bugün gençlerimizle paylaşmak istiyorum" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan "Suriye konusunda Türkiye’nin sabrını sınamak yerine dostluğunun kıymeti bilinmeli. Suriye’de yeni bir dönem başladı. 8 Aralık öncesi döneme dönüş imkansızdır. Suriye’nin bölünmesine izin vermeyiz. Kimse sabrımızı sınamasın" dedi. Yaşanan zirai don konusuna da değinen Erdoğan "Kabinede üreticilerimizin zararının tanzimi ele alındı. Tarım Bakanlığı çalışmalara başladı. Gıda arzında risk yoktur." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Kabine Toplantısı sona erdi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşecek toplantı, saat 15.25'te başladı ve yaklaşık 3 saat 20 dakika sürdü.
Toplantının gündeminde, iç ve dış gelişmeler, ekonomideki son durum ve terörle "Terörsüz Türkiye" hedefine yönelik adımların yer aldı.
Ayrıca Suriye'deki gelişmeler ile Gazze'de yaşananların da ele alındı.
Kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları...
Aziz milletim, değerli basın mensupları, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Ekonomiden tarıma, dış politikadan güvenlik konuları dahil olmak üzere gündemimizdeki meseleleri etraflıca değerlendirdik. Aldığımız kararların ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
ANTALYA DİPLOMASİ FORUMU
Zorbalıklar karşısında asla geri atmadan milletimizin hakkını en güçlü bir şekilde savunuyoruz. Güçlü Türkiye gerçeğine birçok alanda şahit olmaya başladık. Eğilmeden, bükülmeden, zorbalıklar karşısında asla geri adım atmadan, milletimizin hakkını ve hukukunu en güçlü biçimde savunuyoruz. Düzenlenen dördüncü Antalya diplomasi Forum’u, Türk dış politikasının gücünü görmemiz açısından yeni bir fırsat teşkil etti. Foruma toplam 155 ülkeden 6 bini aşkın katılımcı iştirak etti.
"İNSANLIĞIN 5'TEN BÜYÜK OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA SÖYLEDİK"
Gazze ve Suriye'ye dair oturumlar fevkalade önemliydi. İnsanlığın 5'ten büyük olduğunu bir kez daha söyledik. Filistin halkının yanında olduğumuzu belirttik. Karşılıklı saygı ve ortak menfaatler temelinde Avrupa Birliği ile ilişkilerimizi geliştirmeye hazır olduğumuzu ifade ettik. Rusya Ukrayna arasındaki savaşın bir an önce son bulması için elimizden gelen gayreti göstermeye devam edeceğimizi vurguladık.
"TÜRKİYE BARIŞI VE DİPLOMASİYİ ÖNCELEMEYE DEVAM EDECEK"
Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi için elimizden gelen gayreti göstereceğimizi ifade ettik. Bir uluslararası etkinliği daha başarıyla icra ettik. Bizlere bu gururu yaşatan Dışişleri Bakanlığımızı ve foruma destek veren tüm kuruluşlarımızı yürekten tebrik ediyorum. Türkiye olarak adaleti, barışı ve diplomasiyi öncelemeye devam edecek.
"ORTADOĞU'DAKİ HER KRİZ ÜLKEMİZİ İLGİLENDİRİYOR"
Ortadoğu'daki her gelişme, kriz, sorun doğrudan doğruya bizi, ülkemizi, milletimizi, ekonomimizi, güvenliğimizi ilgilendirmektedir. Girişimci, proaktif ve cesur anlayışla hadiseleri okumak, politikalarımızı güncellemek mecburiyetindeyiz. Bu mücadelede güçlü kurumlara sahibiz. Hariciye teşkilatımız bugün 260'ı aşkın temsilciliğiyle dünyanın en geniş 5 diplomatik ağı arasında yer alıyor. TİKA, AFAD, Kızılay, THY, Yurtdışı Türkler Başkanlığı, Türkiye Maarif Vakfımız birbirinden önemli projelere imza atıyor. Askeri mevcudiyetimiz genişlerken savunma sanayi ürünlerimiz birçok ülke tarafından kullanılır hale geldi. Türkiye'nin sert güç ve yumuşak güç unsurları daha önce hiç olmadığı kadar dış politikamızda etkin rol oynuyor. Cumhurbaşkanlığı sisteminin avantajları kullanarak bölgedeki değişimin olumlu yönde seyretmesi için yoğun gayret gösteriyoruz.
"MUHALEFET MANDACILIKTAN KOPAMIYOR"
Muhalefet yolsuzluk soruşturmalarının üstünü örtmek için Batı'ya ve Batılı medya kuruluşlarına yalvarırken biz Türkiye'nin itibarını küresel ölçekte artırmaya çalışıyoruz. Mandacılık hastalığından kurtulamayan ana muhalefetin bizim bu duruşumuzu, Türkiye'yi nereden nereye getirdiğimizi anlaması zaten mümkün değil. Onlar bırakın dünyayı okumayı burunların dibini bile görmekten acizler. Ülkemizde nasıl bir değişim yaşandığı kavrayışa sahip değiller. Batı karşısında mahçup ve mağlup kendi devletine karşı mağrur ve müfsid bir karakterle adeta zihnen mefluç olmuş durumdalar.
"MUHALEFET GÖRMESE DE TÜRKİYE ÇOK KUTUPLU DÜNYADA KUTUP BAŞI OLARAK AĞIRLIĞINI HİSSETTİRMEKTEDİR"
Türkiye çok kutuplu dünyada bir kutup başı olarak ağırlığını daha fazla hissettirmektedir. Yeniden şekillenen küresel sistemde Türkiye inşallah hak ettiği yeri bu sefer mutlaka alacaktır. Türkiye her halükârda sulhu sükunun tarafındadır. Her komşusunun, her dostunun, her kardeşinin kendisinden emin olduğu bir ülkedir. Aynı zamanda Türkiye sınırları zorlanacak, dostluğu ya da düşmanlığı test edilecek bir ülke de değildir. İstiklal ve istikbalimiz uğrunda gerekirse baş veririz ama asla zalime baş eğmeyiz.
"SURİYE'DE YENİ BİR DÖNEM BAŞLADI"
Kışkırtmalar karşısındaki serinkanlı tavrımız asla zaafiyet olarak algılanmamalıdır. Suriye konusunda Türkiye'nin sabrını sınamak yerine örgüt gibi değil devlet gibi hareket etmelidir. Suriye'nin kalıcı huzura ve istikrara kavuşmasına kim engel olursa açık söylüyorum karşısında Suriye hükümeti ile birlikte bizi de bulacaktır. Terör koridoru ile Suriye'nin parçalanmasına nasıl müsaade etmediysek bu ülkenin bölünmesine asla izin vermeyiz. Suriye'de 8 Aralık öncesine geri dönüş gibi bir ihtimal ortadan kalkmıştır. 8 Aralık devrimiyle bu ülkede artık yeni dönem başlamıştır. Suriye huzura ve istikrara kavuştukça bunun kazananı bölgedeki tüm halklar olacaktır. Türkiye bu sürecin başarıya ulaşması için elinden geleni yapacaktır. Gazze'deki kardeşlerimizin kendi yurtlarında özgürce yaşamaları için her desteği vereceğiz.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE ZİRAİ DON
İklim değişikliğinin olumsuz etkilerine giderek daha fazla maruz kalıyoruz. 'Son ağaç kesildiğinde, son nehir kirlendiğinde, son balık öldüğünde o zaman paranın yenmediğini anlayacaksınız'. Evet insanlık olarak bizden öncekilerden devraldığımız, çocuklarımızın bize emaneti olan tabiat, hava, su, toprağı hoyratça kullanmanın faturasına daha çok muhatap olduğumuz dönemin içindeyiz. Bazen kuraklık bazen sel, dolu ve zirai don gibi meteorolojik olaylarla iklim değişikliği kendini belli ediyor. Tarımsal üretim iklim değişikliğinden en çok etkilenen alanların başında geliyor. Hava sıcaklığındaki ani düşüşler sebebiyle ülkemizin belli bölgelerinde don, kar yağışı, dolu olaylarıyla karşı karşıya kaldık Kimi yerlerde termometreler eksi 17 dereceyi gösterdi. Bu vesile ile bir kez daha tüm üreticilerimize, çiftçilerimize geçmiş olsun diyorum Tarım ve Orman Bakanlığımız ilk günden beri süreci yakından takip etti. Her felaketi fırsata dönüştürmek isteyen habis zihniyet burada da boş durmadı. Hasar tespit çalışmaları tamamlanmadan millete korku salmada her türlü manipülasyona başvurdular. Yurt dışına bağlı olacağımıza kadar her türlü tezviratı ortalığa boca ettiler. Tarım Bakanlığımız karşı karşıya olduğumuz ilk tabloyu ortaya koydu. Başta hububat, baklagiller, yağlı tohumlar olmak üzere stratejik öneme sahip tarım ürünlerinde yurt içinde gıda arzını olumsuz bir risk yok elhamdülillah yok. Sıcaklıklardan dolayı bazı meyve çeşitlerinde sıkıntı söz konusu. Kayısı, üzüm, elma, şeftali, nektarin gibi meyve gruplarında farklı derecelerde hasar meydana geldiğine işaret ediyor. Hasar tespit çalışmalarından sonra durum daha net ortaya çıkacaktır. Tarım ve Orman Bakanlığımız gerekli adımları atmaktadır. Bu olay bizlere Tarsim'in önemini tekrar hatırlatmıştır.
"FARKLI TEDBİR VE YATIRIMLARLA YOL GÜVENLİĞİMİZİ ARTIRIYORUZ"
Bir bayramı da geride bıraktık. Tek bir canımızı dahi trafik kazasında kaybetmeyelim diye 28 Mart-6 Nisan tarihleri arasında trafik güvenliğimizi en üst seviyede tuttuk. Trafik kazaları ve can kayıplarının önüne geçmek için bayramlarını görev başında geçiren bu kardeşlerimin her birine teşekkür ediyorum. Geçen seneye göre denetim sayımızı yüzde 30 artırdık. Tedbirler sayesinde bu yıl ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarında %4,6 oranında düşüş oldu fakat yine de 74 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine maalesef engel olamadık. Şu vahim gerçeği açıkça ifade etmek zorundayım hepimizi acıya boğan bu kazaların en büyük nedeni aşırı hızdır. Bayram boyunca otoyol ve köprülerimizden toplam 25 milyon 715 bin araç geçiş yaptı. Artık yollarda milyonlarla ifade edilen araç sayılarından 100 milyonlarla yaklaşan yolcu rakamlarından bahsediyoruz. Yollarımızdaki trafik hareketliliği ve yolcu sayılarındaki bu artışlar şüphesiz doğu batı kuzey güney demeden ülkemizi baştanbaşa yüksek standardı yol ağıyla donatmamız da doğrudan bağlantılıdır. Farklı tedbir ve yatırımlarla yol güvenliğimizi artırıyoruz. Trafik kazalarını daha da aşağı çekmek için sürücü kaynaklı ihlallerinde mutlaka önüne geçmemiz gerekiyor. Trafik güvenliğini tehdit eden, ihlallerin başında kanunsuz çakar kullanımı geliyor. Cezaların artmasıyla illegal çakar kullanım oranı %80 oranında düştü. Bunu sıfırlayana kadar denetimlerimizi sürdüreceğiz. Trafikte kural ihlallerinin caydırıcılığının güçlendirilmesi böylece trafik güvenliğinin temini amacıyla İçişleri Bakanlığımız bir çalışma yürütüyor.
ÖĞRETMEN ADAYLARINA ATAMA MÜJDESİ
10 bini milli eğitim Akademisi’ne olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini bugün gençlerimizle paylaşmak istiyorum.