Biz Fenerbahçeliler epeydir "İnsan rahat bir maç izlemek istiyor kardeşim ya!" diyoruz. Dün belki tarihinin en rahat maçlarından birini oynadı Fenerbahçe. Öyle ki maçın ikinci yarısı uzatmalar gibiydi.
Biz Fenerbahçeliler epeydir "İnsan rahat bir maç izlemek istiyor kardeşim ya!" diyoruz. Dün belki tarihinin en rahat maçlarından birini oynadı Fenerbahçe. Öyle ki maçın ikinci yarısı uzatmalar gibiydi. Bitmiş okeye dönüyordu Fenerbahçe. Nihayetinde o okey geldi ve ortaya koyuldu: Arda Güler. Arda'nın 2 golü Fenerbahçe'nin muhteşem gecesini süsledi. Golleri atarkenki rahatlığı ise karakterinin bir yansımasıydı. Arda Güler'i şu dört kelimeyle anlatmak isabetli olacaktır: klas, dakik, zeki, ağırbaşlı.
Oyuna girdiğinde yaptığı birkaç hata, "kendini ispat" çabasından kaynaklıydı. Oysaki Arda'nın kendisini ispatlamasına gerek yok, çünkü o kendini yeterince ispatladı. Nitekim bunu hatırlamış olacak ki attığı 2 gol "oldum" golleriydi.
CEZALARIN EN BÜYÜĞÜ FENERBAHÇE TRİBÜNÜ!
Fenerbahçeliler takımlarını desteklemek için Kasımpaşa deplasmanında tribündeydiler. Tribünden yükselen tezahüratların tüm Beyoğlu'nu kuşatmış olduğuna muhtemelen semt sakinleri şahittir. Fenerbahçe deplasman tribünü yıllardan süzülen birikimi ile bir efsaneye dönüşmekte, karmaşık yapısına rağmen "Sadece Fenerbahçe" diyebilmekte...