Katıldığı 'Yeni Anayasa' programında açıklamalarda bulunan son Başbakan Binali Yıldırım, Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı adaylığı için önünün açılması gerektiğini vurguladı. Yıldırım, sivil anayasanın da bir an önce yapılması gerektiğini söyledi.
İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü'nün katkılarıyla, Hukuki Araştırmalar Derneği tarafından hazırlanan 'Türkiye'nin Sivil Anayasa Yolculuğu Projesi' programı İzmir'de gerçekleştirildi. Bakırçay Üniversitesi Konferans Salonunda düzenlenen programın onur konuğu, 27. Dönem Başbakanı ve Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallılar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım oldu.
23 KEZ DEĞİŞEN 1982 ANAYASASINA DİKKAT ÇEKTİ
Sivil anayasa yapım süreçlerinin ele alındığı programda konuşan Yıldırım, halen yürürlükte olan 1982 Anayasas'ında, 23 kez değişiklik olduğunu, 177 maddesinin 135'inin değiştiğini dile getirdi. Türkiye'nin önceliği olan birçok konunun da bulunduğuna değinen Yıldırım, "Uygulanan ekonomik model, sabit gelirlilerin sıkıntıları, hayat pahalılığı, bölgemizde olan gelişmelerin Türkiye üzerinde oluşturduğu tehditler önemli. Bunlar arasında anayasa değişikliği göz ardı edilmeyecek bir iş. Anayasa değişikliği bir anlamda kuşaklar arasındaki değişim ile doğru orantılı. 25 yaşındakilerden sonra gelen ikinci 25, birinci 25 yaşın yaşadığı şartlarda yaşamıyor. Dünya, ülke ve beklentiler değişiyor. Kuşakların ihtiyacını karşılamak için bile tek başına anayasa değişikliği gerekiyor. Vesayet unsurları darbe izlerinin silinmesi bu işin artıları. Ne kadar değişiklik yaparsak yapalım 82 anayasasının üzerinde darbe izi var. Bu darbe izinin kalkması lazım. Bunun yolu yeni baştan sivil anayasa yapmak" diye konuştu.
"ANAYASANIN İLK 4 MADDESİNİ KİMSE TARTIŞMAYA AÇAMAZ"
Sivil anayasanın yapılmasını ve herkesin katkısını koymasını söyleyen Yıldırım, "Anayasa ile iki firmanın aralarında yaptıkları sözleşmeden farkı yok. Sözleşme şirketle çalışan arasında, burada da milletle o milleti yönetecek devlet ve onun kurumları arasında anlaşma yapılıyor. Bu anlaşmada vatandaşın hakları, sorumlulukları, devletten beklentileri ne bütün bunlar, Türkiye'nin üniter yapısının teminat altına almak için neler düşünülüyor. Bazen anayasanın değişmez maddeleri neden var deniyor. Bu dünden bugüne olan bir şey değil. Türkiye ne badirelerden geçti, ‘Türkiye'nin ilk 4 değiştirilemez' maddesi 100 yıllık bir birikimin sonucudur. Dünden bugüne konmuş bir şey değil. Üniter devlet yapısı, demokratik laik cumhuriyet bunlar bize Atatürk ve silah arkadaşlarını emanetidir. Bunun üzerine hiç kimse iş yapamaz, bunları tartışmaya açamaz. Ama başka yapılacak işler var. Yargıyı daha iyi çalıştıracağız. Yargıdaki güven düşük, davalar geç karara bağlanıyor, bağlanan davalarda davacının ve davalının beklentileri tam anlamıyla tesis etmiyor. Bunun için çalışmalar yapılıyor, yeni sivil anayasada bunlara biraz daha fazla ehemmiyet vermemiz gerekecek" ifadelerinde bulundu.
"CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN TEKRAR ADAY OLMASININ YOLU AÇILMALI"
Türkiye'nin güçlü bir liderliğe ihtiyaç duyduğunun altını çizen Yıldırım, 'istikrar ve güven' için Erdoğan’ın tekrar Cumhurbaşkanlığı adaylığının yolunun açılması gerektiğini vurguladı.
Yıldırım şunları söyledi, "Sadece biz değil, bütün bölge bütün dünya. Amerika'da başkan seçildi her gün gündem. Bir gün Gazze'ye, bir gün Ukrayna'ya, Kanada'ya dalıyor. Avrupalıları fırçalıyor, Allah sonunu hayretsin. Bu gelişmekte olan ülkelere zarar veriyor. Döviz artıyor, doğal kaynakları sınırlı olan ülkeler halen dış paraya bağlı olan ülkeler bundan zarar görüyor. Bulunduğumuz konum her zaman bir tehdidin, belanın çıkmasına müsait bir konum. Etrafımız istikrarsızlık ve tehlikelerle sarılmış durumda. Bütün bu şartlar altında Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlü olarak ayakta kalma mecburiyetinde, başka seçeneğimiz yok. Onun için istikrara, güvene, en önemlisi güçlü lidere ihtiyaç var. Onun için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tekrar Cumhurbaşkanı adaylığının yolu açılmalı, yeni anayasa bunu öngörmeli. Geçmişi yaşayan, memleketin ne badirelerden geçtiğini bizzat yaşan biri olarak bunu söylüyorum. Seçimi kim kazanır kim kazanmaz o vatandaşın vereceği bir karar. Maalesef dünyada baş tutan lider kalmadı. 5 lider sayın desek 4 tane ancak çıkar. Sadece Türkiye'den sorumlu değiliz, herkesin gözü Türkiye'de. Türk dünyası 300 milyon, 170 milyonu bağımsız devlet, kalanı başka ülkelerde özerk ya da azınlık olarak bulunuyor. Orta Doğu'da, Filistin'de yaşananlar, kuzeyimizde savaş, Balkanlardaki kırılgan yapı, terörle mücadele dikkate alındığında güçlü liderliğe ihtiyacımız var. Sivil anayasa bir an önce yapılmalı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da tekrar aday olmasının yolu açılmalı. Millet egemenliği esastır, gerisi teferruattır."