BIKTIM, BIKTIM VE BIKTIM !
Yıllar evvel aynı başlığı taşıyan, ama içeriği ve hedefleri bambaşka olan bir yazı daha yazmıştım. o yazıyı kaleme aldığım zaman, henüz 28 Şubat sürecinin izlerinin belirgin olduğu ve o süreçte yapılan zulümlerin türevlerinin farklı zaman ve mekan da kendisini dikte ettiği bir zaman dilimiydi.
Şimdi ise içerik ve şikâyet olarak benzerlik taşıyan ama hedefte yüzde yüz değişiklik ifade eden bu yazıyı kaleme alma ihtiyacı hissettim.
Bıktım, bıktım ve bıktım…
Bıktım Dinin istismar edilmesinden !
Bıktım Kuran’ın suiistimal edilmesinden !
Bıktım İslam’ın kullanılmasından !
Bıktım değer namıma ne varsa hiç pahasına tüketilip pazara sürülmesinden !
Bıktım basit hesaplar için bulunan her fırsatta ayet ve hadis okunmalarından !
Bıktım cennetten makam, mevki ve parsel satışı yapanlardan !
Bıktım olur olmaz yerde kuran okumalardan, namaz kılmalardan ve bunlar üzerinden siyasi rant devşirmek isteyenlerden.
Bıktım Din adına mantar gibi yerden bitme dernek, vakıf ve bilmem ne oluşumlardan. Bıktım bu tip yapılanmaların devletin sırtından semirip, sömürüp palazlanmasından.
Bıktım Camilerin siyasi mekânlar haline dönüştürülmesinden ve bıktım Din adamı kılığında dünyalık hesaplar için Allah’ın ayetlerini yok pahasına satan Bel’am kılıklılardan
İslam Dini ve onun içerisinde barındırdığı bütün değerlerin olur olmaz ve en çürük çıkarlara kurban veriliyor olmasından da bıktım.
Particiliğe Dinsel bir hüviyet kazandırılmasından bıktım.
Dillerin sivrilmiş olmasından, ötekileştirmesinden ve Milletin karpuz gibi orta yerinden ayrıştırılmasından bıktım.
Bıktım artık bıktım Sünni, Alevi, Türk, Kürt diye ayrıştırılmaktan, kutuplaştırılmaktan ve bütün bu değerlerin insafsızca tüketiliyor olmasından bıktım.
Çekin ellerinizi Din üzerinden
Çekin ellerinizi Kuran ve İslam üzerinden
Çekin ellerinizi Alevi, Sünni, Türk ve Kürt üzerinden
Çekin ellerinizi bizi biz yapan değerlerimizden
Ve artık birkaç sokak ötede devam ettirin kendi çıkarlarınız ve kendi ihtiraslarınız için vermiş olduğunuz kavgaya
Bizler birbirimizi seviyoruz. Bizlerin birbiri ile görülemeyecek hesabımız yok. Kendi aramız da kavgamız, tartışmamız olsa da bir çözeriz kendi sorunlarımızı. Zira birimizin başı dara düşse yine biz koşarız diğer yarımıza. Biz, sizlerin Truva atınız değiliz ve çekin ellerinizi BİZLERİN ÜZERİNDEN…