Asrın siyaset önderi, karikatür karakteri ve çizgi film kahramanı yine nirvanaya ulaştı. Kendisinden bekleneni yaptı, yine şaşırtmadı. Dedi ki "ben Hak, Muhammet, Ali yolunda olan bir Aleviyim, samimi Müslümanım" şeklinde bir beyanatta bulundu.
Asrın siyaset önderi, karikatür karakteri ve çizgi film kahramanı yine nirvanaya ulaştı. Kendisinden bekleneni yaptı, yine şaşırtmadı. Dedi ki "ben Hak, Muhammet, Ali yolunda olan bir Aleviyim, samimi Müslümanım" şeklinde bir beyanatta bulundu. Bu yaklaşım Türkiyemiz için son derece tehlikeli ve tehditler barındıran bir husustur. Ayrıştırıcı, ötekileştirici ve dışlayıcı bir yaklaşımdır. Alevi olanlar samimi Müslüman, Alevi olmayanlar sahte Müslüman mı? Kimin samimi, kimin sahte Müslüman olduğuna kim karar veriyor? Allah mı, herhangi birisi mi? Böyle hassas bir konuda karar verme yetkisini kendinde nasıl buluyorsun?
Diğer yandan bir yamak ta "ben de Sünniyim" dedi. Şaka gibi değil mi? Biz bu filmi Türkiye'de çok izledik. Geçti Bor'un pazarı sür eşeğini Niğde'ye!
Daha önce asrın siyaset önderi, kimlik ve inançlar üzerinden asla siyaset yapmayacaklarını, mezhep ve inanç yorumları bağlamında ayrıştırma ve ötekileştirme yapmayacaklarını, vatandaşlık temelinde bütün farklılıklara saygı göstereceklerini her zaman her yerde söyleyegelmişti. Şimdi ne oldu da İslam Milleti ve Türk Milleti mezhep üzerinden ayrıştırılmaya ve yine çatıştırılmaya çalışılmaktadır? Hayırdır neyin peşindesiniz, kime hizmet ediyorsunuz? 1980 önceki dönemde etki ajanları ve yabancı istihbarat ajanları tarafından yönetilen sağ-sol çatışmalarına benzer, şimdi de mezhep çatışması mı hortlatmaya çalışıyorsunuz?
Bugün ve asırlar süren süreçte İslam Milletinin, Turan Milletinin ve Türk Milletinin bölünmüşlüğünün, parçalanmışlığının, yüz üstü çok sürünmüşlüğünün; vahşi ve barbar Batı emperyalizminin sömürge ve katliam ögesi olmasının kökeninde yatan en önemli faktörlerden bir tanesi mezhepçilik illeti ve zilletidir. Diğerleri de terörizm, ortak ruh ve mana, bilinç ve şuuruna sahip olmama, birlik olamama vb. hususlardır.
Türk vatanı ve Türk Milleti geçmişte, Cumhuriyet tarihi boyunca Türk-Kürt, Alevi-Sünni, dinli-dinsiz, laik-anti laik, ilerici-gerici, çağdaş-yobaz, sağcı-solcu vb. çatışmalar aracılığı ile sürekli parçalanmak ve bölünmek istendi. Ancak büyük ve erdemli Müslüman Türk Milleti bu karanlık, sinsi ve şeytani planlara asla, hiçbir zaman prim vermedi. Bundan sonra da bu Millet, bu tür sinsi ve şeytani planlara meyil vermeyecek, düşmanı ve emperyalizmi kanında ve aşağılık salyasında boğmaya devam edecektir.
Müslüman birdir, tektir, bütündür, kardeştir, eşittir, yan yanadır!
Türkiye Cumhuriyeti Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tamamına din, dil, ırk, mezhep, siyasi görüş ve felsefe ayrımı gözetmeksizin Türk Milleti denir, Türkiye Milleti denir.
Büyük Müslüman Türk Milleti tek yürek, tek bilek, tek yumruk olmalıdır.
5 bin yıllık Türk Milleti, dünya tarih ve medeniyetine damgasını vurmuş Türk Milleti, Türkiye Milleti azimle ve sabırla 14 Mayıs 2023 seçimlerini beklemektedir.
Kıldan ince, kılıçtan keskin kararıyla gereğine tevessül edecektir.
Saygı ve selamlarımla…