Şehitlerimizin kanı yerde kalmadı. Pençe-Kilit Operasyon bölgesinde 12 askerimizin şehit olduğu hain saldırı sonrası 59 terörist etkisiz hale getirildi.
Şehitlerimizin kanı yerde kalmadı.
Pençe-Kilit Operasyon bölgesinde 12 askerimizin şehit olduğu hain saldırı sonrası 59 terörist etkisiz hale getirildi.
Komando birliğinin başındaki tabur komutanının yaralanmış olmasına rağmen komutayı bırakmaması teröristlere karşı nasıl kahramanca bir mücadele verildiğinin de göstergesi!
Hain saldırılar sonrasında bölgede
hava harekatları ile içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu mağara, sığınak, barınak, petrol tesisi ve depolardan oluşan toplam 71 hedef de başarıyla imha edildi.
Bu önemli bilgiyi bir kez paylaşmak istedim dosta düşmana karşı!
Nasıl ki ABD İsrail'e milyarlarca dolar değerinde silah ve mühimmat sağlıyorsa kahraman Mehmetçiğimize saldıran teröristlerin silahının da ondan olması hiç şaşırtıcı değil!
ABD sadece silah değil istihbarat, zırhlı araçlar, iletişim, lojistik yani terör örgütü PKK/ PYD'ye her türlü desteği veriyor.
Sözde DEAŞ'e karşı terör örgütü mücadele ediyormuş! Ancak DEAŞ'i ABD'nin kurduğunu bilmeyen yok.
ABD'nin asıl amacı ise PKK ve PYD'nin aracılığı ile sınırımızda kontrolünü sağlayabileceği ikinci bir İsrail devleti kurmak.
Oyunları da taktikleri de aynı! Bildiğiniz gibi yerel seçimlere kısa bir süre kaldı. Her seçim öncesi ABD terör kartını önümüze çıkarmaktan, ülkemizi karıştırmaya çalışmaktan geri durmaz. Tarafını da açık eder.
31 Ocak 2022'de erken seçim söylentileri varken göreve gelir gelmez ABD Ankara Büyükelçisi Jeffry Lane Flake, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret etti. MHP lideri Bahçeli, 'ABD Büyükelçisi'nin İmamoğlu'na gitmesi zarfsız mesajdır. Herkes haddini bilsin, hududunu bilsin, yerini yurdunu bilsin. Türkiye Cumhuriyeti güdümlü bir ülke değildir, uzaktan kumanda edilen taşeron devlet değildir, aksine hizmet edenlerle görülecek hesabımız vardır, kuşkusuz muhatapları da buna pişman olacaktır." demişti.
Seçim zamanı 29 Mart 2023'de ise ABD Büyükelçisi Flake bu kez de o dönem CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etmişti. Bu kez tepki gösteren isim ise Cumhurbaşkanı Erdoğan olmuştu. Erdoğan, "Ayıptır. Senin buradaki muhatabın Cumhurbaşkanı'dır. Bizim kapılar kapandı ona, bir daha göremezsin. Niye? Haddini bileceksin. Büyükelçi olarak görevini bileceksin. Bir büyükelçi nasıl çalışır, bunu öğreneceksin. Bunu öğrenmediğin takdirde bu kapı öyle yol geçen hanı değil, giremezsin." ifadelerini kullanmıştı.
Doğruya doğru burada haklılık payı vardır. İlk göreve gelir gelmez İBB Başkanı ziyaret edilmez. İkinci ziyarette ise seçim zamanı taraf belli eder gibi ziyarete gidilmez.
ABD bu kadar tarafını açık etmişken PKK terör örgütünün kimin güdümünde olduğu belliyken CHP'nin de daha akıllıca hareket etmesini beklerdim.
CHP, kesintisiz bir şekilde operasyonların sürmesi ve savunma sanayimizi daha da geliştirmemiz gerekir deseydi halkın gözünde büyürdü ama o Meclis'teki ortak 'terör bildirisi'ne imza atmayıp ayrı bir bildiri yayınlamayı tercih etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan milletin dilini iyi okuyor.
Erdoğan, 'Terörle ülke siyasetinin şekillendirildiği eski Türkiye artık geride kalmıştır. Terör saldırılarıyla milletimizi bölme planlarının raf ömrü tükenmiştir. 85 milyonun kardeşliğine kast edilmesine, aramıza nifak sokulmasına kesinlikle izin vermeyiz.' dedi.
Hakikaten öyle bu millet terör söz konusu olunca birbirine kenetleniyor.
ABD ve ne yazık ki muhalefet bunu iyi okuyamıyor ve kaybediyor.
Bakın İYİ Parti bir okuma yaptı ve CHP, DEM Parti bloğunda yer almadı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın haklı ve muhalefete kaybettiren bir eleştirisi daha var;
'Bölgedeki şartları bilmeyen, terörle mücadele stratejimizden ve buna göre uyguladığımız taktiklerden haberi olmayan birileri PKK ve uzantılarının ağzıyla güya bizi eleştiriyor. Halbuki yaptıkları iş terör örgütünün değirmenine su taşımaktır. Dünyada böyle bir siyaset anlayışının örneğine rastlayamazsınız. Hiçbir ülkede kendi devletinin güvenlik stratejilerini ve mücadelesini değersizleştirmeye ve hatta çökertmeye çalışan muhalefet örneği yoktur.
Siyaset kurumunun terör gibi doğrudan milli güvenliğimize dair bir konuda güç birliği içinde hareket etmesi millete karşı mesuliyetinin gereğidir. Kendi kişisel ihtirasları ve parti içi iktidar hesapları uğruna bölücü örgütün emellerine koçbaşlığı yapanları milletimiz asla affetmeyecektir.'
Olacak iş değil bu! Böyle bir siyaset şekli yok. Terör söz konusu olduğunda yerli ve milli hareket etmek gerekiyor. Daha öncede belirttiğim gibi terörle mücadeleyi desteklersin üstüne koyar, ABD'yi eleştirir, PKK'nın en net şekilde karşısında durursun.
PKK'nın uzantısı DEM Partisi'nden seçimde medet uman bir parti konumunda olmayı içinize sindirebilmeniz CHP'nin bugüne kadar geldiği en kötü nokta. CHP gün geçtikte kan kaybediyor.
En bilindik gerçek Türkiye'de iktidar değil iyi bir muhalefetin olmaması sorunumuz var.
Şayet böyle olmasaydı her seçim öncesi ülkemizi karıştırmak için uğraşan ve PKK'yı piyon olarak kullanan ABD'nin büyükelçisi bırakın seçim öncesi CHP'lileri ziyaret etmeyi, kapısının önünden geçemezdi.
