İstanbul ve Gölcük´te 2009 Temmuz ayında eş zamanlı olarak başlatılan operasyonda tutuklanan teğmen ve Sat komandolarını yine kendini bir teğmen olarak tanıtan kişinin ihbar ettiği ortaya çıkmıştı.
İstanbul Emniyet´ine gelen bir ihbar e-postasınde, “Ben de bir teğmenim. Bir yapılanma var. Bu yapılanmadan duyduğum rahatsızlığı dile getireceğim. Artık birilerinin buna dur demesi lazım” diyerek teğmenlerin isimlerini ve adreslerini verip suikast iddiasında bulunmuştu.
Bu ihbar maili sonrası savcı Fikret Seçen ile Zekeriya Öz’ün
emriyle Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç ve Donanma
Komutanı Eşref Uğur Yiğit’e suikast iddiasıyla 21 Temmuz 2009
tarihinde İstanbul ve Gölcük´te eş zamanlı gerçekleştirilen ve TNT
kalıpları ile uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği operasyon
kapsamında yürütülen soruşturma çerçevesinde Teğmen Faruk Akın,
Tarık Ayabakan, Burak Düzalan, Sinan Efe Noyan, Koray Kemiksiz,
Ülkü Öztürk, Yakut Aksoy, Ali Güçlü, Alperen Erdoğan gözaltına
alınıp tutuklandı. 9 teğmen hakkındaki iddanameye göre teğmenler
hakkında 20 yıla kadar hapis istendi.
‘Onlara güveniyoruz’
İki komutan müşteki sıfatıyla katıldıkları duruşmalarda teğmenler
hakkındaki suçlamalara inanmadıklarını belirtip, “Bu çocuklara
güvenip inanıyoruz” dedi. 84 sanıklı davanın ise kurmaca delillerle
oluşturulduğunu belirten Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi 2 Ekim’de
beraat kararı verdi.
BAKANLIĞIN ONAYI GEREKİYOR
Teğmenlerin avukatı Hüseyin Ersöz, 6 yıl hiçbir terfi
yapılmamasının haksızlık olduğunu belirterek Balyoz davası
mağdurlarına yapıldığı gibi teğmenler için de terfi için harekete
geçirilmeli” dedi. Bu açıklamadan kısa bir süre sonra da
Genelkurmay harekete geçerek 6 yıldır terfi alamayan teğmenlerin
terfisi için bir taslak hazırladı. Hazırlanan taslak Milli Savunma
Bakanlığı’na gönderildi. Bakanlığının onayı sonrası teğmenler
alamadıkları iki dönemlik terfinin iade edilmesiyle binbaşı
rütbesiyle görevlerine devam edecek.